Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Savaşla başlayan dostluk… -1-

19 Mayıs katliamı Tarihimizde

19 Mayıs katliamı

Tarihimizde 4 yıl arayla iki 19 Mayıs yaşadık.

Samsun 19 Mayıs 1919’u, Milli Mücadele’nin başlangıcını nemli gözlerle ve coşkuyla anıyoruz. Diğeri ise Çanakkale 19 Mayıs 1915…

Bu sefer gözlerimiz nemlenmiyor, koyveriyoruz gözyaşlarımızı…

 

  • ••

19 Mayıs 1915’te Arıburnu cephesinde, sabaha karşı 4 Tümen kuvvetinde (Yaklaşık 42.000) askerimiz Anzak askerlerini siperlerinden söküp atmak için taarruza geçmişti.

Ancak, cepheye nakledilen birliklerimizi ve siperlere intikal eden askerlerimizi havadan tespit eden düşman kuvvetleri, savunma tedbirlerini almış, bir saldırıya hazır halde bekliyorlardı.

Bir sıklet (Ağırlık) merkezi oluşturmadan icra edilen bu hücumda, bazı tümenlerimiz kısmi başarı elde etmiş ancak iki saat içinde sonuç da belli olmuştu. Siperlerinden çıkan askerler anında biçilerek toprağa düşüyordu. 2. Tümen iki saat içinde 2.000 şehit vermişti. Anzak’lar, “Yoruluncaya kadar ateş etmiş, tüfeklerinin namluları dokunulamayacak kadar kızmıştı.” (C. Mühlmann) Anzak’lar, o gün askerlerimize 948.000 adet mermi sıkmışlardı.

 

Şafak vaktinden öğleye kadar süren taarruz sonucunda 4.000’i şehit olmak üzere yaklaşık 10.000 zayiat vermiştik. Fahrettin Altay, zayiatla ilgili rapor geldiğinde ‘gözyaşlarımızı tutamamıştık’ diyor. Sadece onun değil, harekatı izleyen bütün komutanların arasındaki Yarbay Mustafa Kemal’in de…

 

Her şey dönemin Genelkurmay Başkanı Enver Paşa’nın cephe ziyaretiyle başlamıştı. Paşa, eldeki 3 tümene takviye olarak İstanbul’dan 2. Tümen’i göndereceğini söylemiş, 4 tümenlik kuvvetle düşmanın denize dökülmesini emretmişti. Arıburnu’nda dar bir kıyı şeridinde tutunmuş olan Anzak kuvvetlerini attıktan sonra, buradaki kuvvetlerle Seddülbahir cephesini takviye ederek kesin zafer elde etmek planlanmıştı. Bu planı yapan 5. Ordu Komutanı Liman Von Sanders’in söyledikleri ise şunlar:

“Bahis konusu bu taarruzun tarafımdan işlenmiş bir hata olduğunu kabul ederim. Bu hatayı düşman kuvvetini iyi takdir edememekle ve elimizdeki az topçu kuvvetiyle ve çok sınırlı cephaneyle bu işi başaramayacağımızı önceden hesaplayamamakla işledim.”

 

Atatürk’ün, Liman Von Sanders’in İstiklal Savaşı’na katılma ve komuta heyetinde yer alma isteğini nazikçe geri çevirdiği söylenir. Bir askeri deha olarak nitelenen Ulu Önder’in bu kararı verirken bir bildiği varmış diyelim…

  • ••

24 Mayıs Ateşkesi

Bu bozgundan 5 gün sonra, hakim rüzgarın etkisiyle şehitlerimizin şişmiş  naaşlarından yayılan koku ve sinekler karşı taraf için dayanılmaz hale geliyor. “Zavallı şehitçikler süngüleriyle yapamadıklarını cesetlerinin kokusu ile yapmak istiyorlarmış gibi bir hal…” (Fahrettin Altay)

 

Ateşkes teklif ediyorlar. Kabul ediyoruz. 24 Mayıs 1915’te her iki taraf, silahsız olarak sıralanıyor ve sıhhiyeci (sağlıkçı) askerler şehitlerimizi topluyor. Bu arada her iki taraftan da bazı subaylar, karşı siperlerin içini kolaçan etmek üzere asker kıyafeti giyerek sıralanıyor.

Bir söylentiye göre Yarbay Mustafa Kemal, bir sıhhiye çavuşu üniforması giymiş ve dokuz saat boyunca Anzak siperlerinin hemen yanında mezar kazmıştır. (A. Moorehead)

“Aynı şeyi İngilizlerin de yapmış olduklarını Atatürk’ün cenaze törenine gelen Mareşal Birdwood Ankara’da bana söylemiş, kendisinin de er elbisesi giyerek cepheyi gördüğünü gülerek anlatmıştı.” (F.Altay)

 

Çanakkale Savaşlarının önemli günlerinden biri 19 Mayıs. Tek bir yazıya sığmadı. Devamı bir sonraki yazıda.

Görüşmek dileğiyle…

 

(Bu yazı ilk kez Gündem Memleket Gazetesi’nde yayımlanmıştır.)

 

 

Tüm Hakları Saklıdır. | Renowtech