Nöbetçi Eczaneler
Kalabalık bir masa oturumunda coğrafya öğretmeni bir kadına yönelttim bu soruyu.
“Maveraünnehir nereye dökülür öğretmenim?” dedim.
Durup dururken demedim tabi bunu. Mevzumuz, genel olarak, insanın işi ile ilgili tuhaf soru bombardımanlarına tutulmasıydı. Öğretmen hanımefendi sıklıkla; “Hocam bugün hava yağışlı mı olacak? Hocam deprem olur mu sıcaklarda?” gibi sorulara maruz kalıyormuş. Bu durumdan epey sıkılmış tabi. “Benim işim sanki o” diye parlayıverdi birden. Aslına bakarsanız ben kendisiyle aynı görüşte değildim o kadar. Coğrafya öğretmenine sorulması pekte tuhaf olmayan sorular gibi geldi bana bu sorular. Coğrafya öğretmenine “varlık felsefesi” ile ilgili bir soru sorsanız tuhaf olurdu belki ama “deprem” sorusu çok da ayrıksı durmuyordu bağlamdan.
Kısa keseyim. Şenlenelim diye düşünüp sorumu yönelttim öğretmen hanıma.
“Maveraünnehir nereye dökülür öğretmenim?”
Önce bir “off çekti” haklı olarak. Sonra fikir yürütmeye başladı. Bulmaca sever bir nesil olduğu için masadaki nesil bir anda yayılıverdi soru. Herkes bir fikir attı ortaya. Karadeniz’e bile döktüler…
Bir ara bana sordu hoca. “Bilemiyorum” diye cevap verip ekledim: “Bu sorunun cevabını bilemeyiz zaten. İlle bir cevap verecek olsaydım cevabım coğrafya ile ilgili olmazdı muhtemelen!”
Neyse efendim masada şen şakrak birkaç muhabbet döndü muhabbet öyle kaldı…
Ama ben size cevapları vereyim.
Maveraünnehir nereye dökülür?
Maveraünnehir dökülmez ama ille de dökülecekse Solgun bir halk çocukları ayaklanmasının kalbine! dökülmesi gereklidir.
