Kendiliğinden düzensiz olarak çoğalma özelliği olan ve başka organlara, dokulara yayılan hücre topluluklarıdır. Bu dokuların yayılması ölümcüldür ve kanser olarak nitelendirilen durumdur. Kanserin vücutta gelişim riskini genetik veya çevresel faktörler oluşturabilmektedir. Kanserin gelişmesine sebep olacak çevresel faktörler beslenmeyle çok alakalıdır. Çok yağlı ve kızartmalı besinleri sık sık tüketmek, posadan yetersiz beslenme, yeterli taze meyve sebze tüketiminin olmaması, tuzlanmış ve tütsülenmiş besinlerin fazla tüketimi kanser oluşumunda etkili sebepler arasındadır. Kanserin sebepleri arasında en önemli noktalardan biri fazla kilolar ve obezitedir. Yağ tüketiminin ve yakacağımızdan fazla kalori alımı, hareketsiz yaşam obeziteye sebep olmaktadır. Özellikle meme, kan ve kalın bağırsak rektum kanserleri obez bireylerde normal ağırlıklı bireylere göre daha sık görülmektedir. Karbonhidrat alımında kanserde çok önemlidir.
Karbonhidratlar başlıca enerji kaynağımızdır. Fazla ve basit karbonhidrat tüketimi hem aşırı yağlanmaya hem de vücutta kanser hücre oluşumuna ortam yaratmaktadır. Sağlıklı karbonhidrat tüketimi yani tam tahıllı ekmek, bulgur, kurubaklagillerin içeriğindeki karbonhidratlar, taze meyve ve sebzedir. Posa alımının vücutta artması bağırsakların düzenli çalışmasını sağlayarak kalın bağırsak ve rektum kanserini önleyici etkide bulunmaktadır. Vücudumuza fazla yağ alımı da hem obeziteye sebep olurken aynı zamanda kalp damar hastalıkları ve kanseri tetikletici etki göstermektedir. Fazla yağlı besin tüketimi prostat, meme, testis, rahim ve yumurtalık kanserini tetiklemektedir. Kanserojen maddeler yağ içerisinde birikme özelliği göstermektedir. Fazla yağ alımı da vücudumuza bu kanserojen maddelerin girmesine sebep olmaktadır. Protein tüketimini değerlendirecek olursak eğer fazla hayvansal protein tüketimi meme, rahim, prostat, pankreas ve böbrek kanserlerini tetiklemektedir.
Kanser ve beslenmede en önemli konulardan biri de vitamin ve minerallerin yeterli alımıdır. Antioksidan içerikli besinler kanser ve beslenmede önemli etkileri bulunan bir basamaktır. A vitamininin ön maddeleri karotenoidler yeşil ve sarı sebze meyvelerde bulunmaktadır. Hayvansal besinlerde yumurta sarısında, süt ve karaciğerde bulunur. Karotenoid maddeleri güçlü antioksidan içeriğine sahiptir. Antioksidanı kısaca açıklarsam eğer vücutta üretilen zararlı maddelerin vücuttan süpürülmesini sağlamaktadır. C vitamini vücuda alınan kanserojen maddeleri etkisiz hale getirmektedir. En fazla maydanoz, kuşburnu, asma yaprağı, turunçgillerde bulunmaktadır. E vitamini de vücutta toksik maddelerin etkilerini azaltmaktadır. Bitkisel yağlarda, tahıllarda, fıstık, fındık gibi kuruyemişlerde bulunmaktadır. D vitamini vücutta birçok işlevi bulunan bir vitamindir. Vücutta eksikliği saptandığında gerekli depo doldurmaları yapılması gereken bir vitamindir. Ayrıca yağ yakım metabolizmasında da etkili bir vitamin olarak görev almaktadır. D vitamini kaynağı güneş ışığıdır. Yeterli düzeyde güneş ışığı alımı hem kalsiyumla etkileşimi olan bu vitaminin yeterliliğini sağlar hem de kemik kanseri oluşumunu engelleyici etkide bulunur.
Kanser ve beslenme gerçekten önemli bir konudur. Dikkate alınması gereken ve kanseri önleyici etkileri olan bu beslenme kurallarına dikkat edilmeli ve hayatın günlük akışında uygulanmaya çalışılması gereken detaylardır.