Milli yapay zekamız olmalı. Milli olmayan yapay zeka bizim ülkemizde karşılık bulamaz. Biliyorsunuz batı medeniyeti bilim, teknik konusunda bize fark atmış gidiyor. Yapay zeka falan işlerinde epey bir yol kat ettiler. Biz de yol yapma ve hizmet konusunda epey bir orman katlettik. Neyse konu dağılmasın. Bu bize fark atan batı toplumları kendilerine göre yapay zeka yapıyorlar. Ne demek kendilerine göre diyecek olursanız eğer anlatmak istediğim şu. Batı medeniyeti çok zaman önce din-devlet, örf-gelenek işlerini kendi içerisinde düzenledi. Elbette çeşitli gelenekleri, ritüelleri var bu insanların AMA bizim geleneklerimiz kadar yoğun değil. Dolayısıyla onların yapay zekası bilimsel veriler ekseninde işleri hallediyor. Bilimsel veriler ekseninde işleri halleden bir yapay zeka Kapıkule sınır kapısından içeri giremez. Toplumun dinamiklerini, nabzını bilebilmesi lazım.
MİSAL
Yapay zekamız bilimle bir devlet büyüğümüzün söylediği arasında kalırsa bilimi seçmemelidir. Yine aynı yapay zekamız bilimle başka bir devlet büyüğünün söylediği arasında kalırsa ve bu devlet büyüğü “bilim milim hoş şeyler azizim” kafasında ise bilimi tercih etmelidir. Yani anlayacağınız bizim yapay zeka nabza göre şerbet vermeyi de şerbete göre nabız bulmayı da iyi bilmelidir.
Yöresel Call Center Problemi
Daha önceki birkaç köşemde (birkaç bitişik yazılır aksi halde bir kaç? gibi saçma bir soru sormuş gibi olursunuz.) büyüdüğüm dönemde yöresel ağız kullanan insanlar yüzünden çektiğim zorlukları anlatmıştım. Elbette o insanların konuşma şekli ile alay falan ettiğim yok sadece anlamakta zorlanıyordum neticesinde beni gerizekalı sanıp onlar benle alay ediyorlardı. Neyse efendim bence Çağrı Merkezleri yöresel hizmet de verebilmeli. Atıyorum Toroslarda yaşayan bir insan bir bankayı aradığında karşısında İstanbul Türkçesi konuşan bir insan buluyor derdini yöresel ağızla anlatıyor fakat karşıdaki kişi, yani telefonun diğer ucundaki şahsiyet, vatandaşın derdini anlamıyor.
Sen Mesleğin Yüz Karasısın Buse
Geçenlerde bir banka sabah 9’da beni aradı. Telefondaki kadın “Merhaba X bankasından arıyorum. İsmim Buse. Vapur Bey ile mi görüşüyorum” dedi. “Evet” dedim. “Ben Vapur. Ne vardı?” Bu sırada simitimden bir ısırık aldım. Tecrübelerime göre bankalara cevap verdikten sonra uzunca bir konuşma sizi bekler bu sırada kahvaltınıza devam edebilirsiniz. Buse hanım bana “Vapur Bey güvenliğiniz için kimlik bilgilerinizi teyit etmemiz gerekiyor” dedi. Benim şartelim attı tabi. Yahu sen beni arıyorsun. Benim seni teyit etmem lazım. Ağzımda simit olduğu için uzatmadım tabi muhabbeti. Annemin kızlık soyadını söyledim. “Eğer annemler 4 kız kardeş olarak kalsalarmış annemin kızlık soyadı tarihe gömülcekmiş ancak ve ancak banka sorgularında işe yarıyacakmış. Modern zamanda kalıcı olmamak imkansız” dedim kendi kendime. Sonra Buse hanım birazcık densiz tonlarla beni azarlamaya çalıştı. “Ben en son öfkeli bir şekilde hanfendiciğim anlama problemieniz var sanırım” falan dedim.
Buse hanıma burdan seslenmek istiyorum. Buse sen bu mesleğin yüz karasısın. Annene, babana, kardeşlerine yazık. Acilen devlet himayesine alınman lazım. Bizim dışımızda herhangi bir devlet olabilir!!!!!!!