Yeni bir yıla başlıyorken başta sağlık olmak üzere, bereket, huzur ve mutluluk için iyi dileklerde bulunuyoruz hep birlikte… Tabii ki, tüm bu dileklerle beraber kendimiz için elimizden geleni yapmamız gerektiğini de unutmamamız gerekiyor. Özellikle sağlığımız için atacağımız küçük adımlar bile 2022’nin çok daha iyi geçmesine yardımcı olacaktır.
Sağlığımız için beslenme açısından neler yapabileceklerimizi konuşalım. İlk hedefimiz şeker ve tuz tüketimini minimum seviyeye indirmek olsun. Yüksek kan basıncı ve yüksek kan şekeri sadece diyabet ve hipertansiyon için değil, neredeyse tüm hastalıklar için risk faktörüdür. Şeker tüketimini azaltırken rafine şeker ve tatlılarla beraber, paketli ürünler, hamur işleri, hazır içecekler konusunda da dikkat etmemiz gerekiyor. Hatta her ne kadar vitamin, mineral ve posa açısından sağlıklı olsa da yoğun şeker içeriğinden dolayı meyve tüketiminde de porsiyon kontrolünü sağlamak oldukça önemli. Tuz konusunda ise sofra tuzunun yanında gizli tuz kaynaklarının farkında olmalı ve porsiyon kontrolü sağlamamız gerekir. Özellikle işlenmiş et ürünleri, paketli atıştırmalıklar, doğal maden suları ve bulyonların gizli tuz kaynakları olduğunu unutmamalıyız.
Diğer önemli konu ise sebze ve kuru baklagil tüketimi seviyesini arttırmak olmalı. Özellikle kalp-damar ve bağırsak sağlığı için olmazsa olmaz, önemli besin grupları sebzeler ve kuru baklagillerdir. Kış mevsimi sebzelerinden karnabahar, brokoli, pırasa, ıspanak ve lahana gibi sebzeler hem lezzet hem de sağlık açısından oldukça değerli. Mümkün olan en az yağ ile pişirilerek bol bol tabaklarımızda bulunması gereken sebze çeşitleri olarak sayılabilir. Ayrıca haftanın en az 1-2 gününü kuru baklagil tüketimine ayırmalı bu sayede bağırsak sağlığımız için gerekli olan posa ihtiyacını karşılamalıyız.
Tabii ki su tüketimi ve egzersiz konusunu da atlamamak gerekir. Her gün en az 2 – 2,5 litre su içmeli ve en azından 15-20 dk egzersiz için vakit ayırmalıyız. Kış dönemlerinde su tüketimi azaldığından ve hatırlanmadığından mutlaka hatırlatıcılar kullanılmalı ve dikkat edilmelidir. Hava soğuduğu için dışarıda yapılan egzersizler pek uygun olmasa da evde yapacağınız pratik egzersizlerle mutlaka hareketsizliğin ortadan kalması gerekiyor.
Son olarak uyku düzeniyle ilgili gerekli düzeni sağlamalıyız. Çok geç saatlere kadar uykusuz kalmak hem yeme düzenimizi hem de vücudumuzdan salgılanan hormonların dengesini olumsuz etkilemektedir. Bu sebeple yapacağımız en temel değişikliklerden biri uyku düzenimizi kontrole almak olmalıdır.
Hepimiz için sağlıklı, huzurlu, bereketli ve mutlu bir yıl olmasını diliyorum. Sağlıkla kalın…