– Dandik falan demiştin kasaba filmiydi. O mu?
– Evet evet o. Hala aynı fikirdeyim aslında film dandik! ama büyüdüğüm yere benziyor, güzel günleri hatırlattı bana. Sonra tek başıma izledim. Siz yokken!!
– Ahahahah. Ayy ne romantikmişsin sen.
– Bak bende mahcup oldum şimdi.
– Eee beni mahcup ederken düşünecektin bunu!!
Kahvemi alıp duvara yaslandım. Talaşcığım kek yapıyordu. Ben de onu izliyordum. “Bak mesela” dedi. “Bu senin bir başka mahcup zevkin”
-Anlamadım?
-Ahahah. Beni izlemeyi seviyorsun. Ne zaman sana dönsem izlemiyormuşsun gibi davranıyorsun ama fark ediliyo!. O yüzden dönmüyorum sana hiç. Bu mahcup zevkini yaşamana fırsat veriyorum.
-Yok öyle bir şey. Keki düzgün yapabiliyor musun diye bakıyorum ben.
-Hı hı.. Öyledir.
-Öff iyi içeri gidiyorum. Senin şarkıyı bir dinleyeyim hahaha.
-Git git. Dinle aynen!
Kapıya doğru yöneldim. Kapı eşiğine bir adım kala durdum. “Acaba hissetti mi?” diye düşündüm bir an. “Ya” dedim. “Nedir bu mahcubiyet gerçekten? Doya doya izlemek varken sevdiğim kişiyi izlemiyormuş gibi yapmaya ne gerek var. Ne ki bu şimdi? Resmen eziyet. Yazık valla Talaşcığıma! Aşk mı yaşıyor müebbet hapis mi belli değil hehehe.”