Getto gerçekliğinin ne kadar yorucu olduğunu bilemezseniz. Getto sanılan mahallelerin aslında getto olmadığı o ince çizgi bu gerçekliktir. Getto sizi şaşırtır. Getto size hiç hesapta olmayan tuhaflıklarında olduğunu ısrarla gösterir. Getto karşısında deyim yerindeyse apışıp kalırsınız. Ben öyle olmuştum…
KOLU BOYDAN BOYA YARILMIŞ ADAM
Sokaktaydım. Böyle bir durum vardı bizim mahallede. Sokakta dururduk. Evde durmak yerine sokakta dururduk. Hiçbir şey yapmasak bile sokakta dururduk. Biz öyle dururken. Mahallenin başından bağrışlar duyuldu. Mahalleden bir amca, torununa sinirlenip kolunu cama geçirmiş. Kolu boydan boya yarılmış tabi. Biz alışığız tabi böyle durumlara. “Aaa adama bak kanıyo” falan gibi gerzek gerzek bakıyoruz. Yan komşumuz Zekiye teyzenin, “hava değişikliği iyi gelir ya, genç kız biraz değişiklik olsun” diye Malatya’dan tatile gönderilen yeğeni Dilek ise bu durumlara hiç alışık değil. Direk bayıldı. Laps diye yere düştü.
KARISINI SÜREKLİ DÖVEN KOMŞUMUZ
Yanlış hatırlamıyorsam BATMAN’lı olan bir komşmuz vardı. Muzaffer teyze. Bir oğlu, bir kızı birde ALKOLİK kocası ile yaşıyordu. Bu alkolik adam Muzaffer teyzeyi sürekli döverdi. İçip içip eve gelip üstüne üstelik eşini dövmeleri mahalleyi “illallah ettirmişti” Bakın mahalle dediğim bildiğiniz getto. Öyle bugün olduğu gibi kadına şiddet doğru değil falan muhabbeti dönen bir yer değil. Zaten bizim mahallede kocasından dayak yemeyen bir tek benim annem vardı. Mahallenin tepki koymasının sebebi. Muzaffer teyzenin saatlerce dövülmesiydi. Muzaffer teyzenin kocası da kelli felli adam. Öyle gidip biz adamı dövelim muhabbeti de yapamıyorlar. Zaten mahallenin tamamı GÖÇ eden ailelerden oluşuyor. Kim nerden gelmiş, kimlerden, tersi tersmidir? kimse bilmiyor. Bu yüzden herkes birbirinden tırsıyor birazcık. Neyse efendim. Bu adam bi ara alkolü bıraktı. Haliyle Muzaffer teyzeyi dövmeyide bıraktı. Yahu görmeniz lazım. Alkolsüz hali melek gibi adamın. Öyle abartılı filmler vardır ya hani. Alkol içinde canava dönüşen mülayim tipleri konu alırlar. Aynen oydu durum vallahi. Herif herkesin sempatisini kazanmıştı bu Alkolü bırakma mevzusundan sonra.
BABA DAYAĞI BUDUR
Mahallemizin üst taraflarında DİYARBAKIR’dan göç eden bir aile bulunuyordu. Mahalleye DİYARBAKIR’dan göç eden diğer ailelere bile hiç benzemeyen bir aileydi bu aile. Bu ailenin bir oğlu vardı Muhammet isimli. Bu çocuk mahalleye kank kustururdu. Annesine akşama kadar işkence ederdi ama babası mahalleye girdiğinde SÜT DÖKMÜŞ KEDİ oluverirdi. Neyse efendim. Bir gün Yaşar Teyzenin büyük oğluyla kavga etmiş bu Muhammet. Çocuğu bir güzel dövmüş. Sonra Yaşar teyze bunların evini basmış. En son SİZ KÜRTSENİZ BİZ DE KÜRTÜZ falan gibi tehditler havada uçuşuyordu. Neyse efendim tam bu sıralarda Yaşar teyze ve Muhammet’in annesi arasındaki gerginlik biraz ileriye taşındı. Muhammet annesine çok iyi davranıyormuş gibi birden Yaşar teyzeye vurmaya başladı. Büyükler araya girdi, ayırdılar falan. Yaşar teyze çok sinirlendi ama bu duruma. Muhammetin kendisine vurmasını yediremedi kadın. Akşam babasına söylicem dedi. Akşam oldu. Söyledi.
Muhammetin çığlıklarını duyduğumuzda balkona kaçtık. Babasından kaçıyordu. Babası adını söylediğinde birden durdu. (Nasıl korkuyo babasından görmeniz lazım) Bu efendi adam, mahalleden kafasını hiç kaldırmadan geçen adam. Muhammeti bir dövmeye başladı görmeniz lazım. Adam en son rahatsızlık verdim kusura bakmayın falan diyordu mahalleliye. Muhammetin ağız yüz dağılmış…