“Amiral Battı” oynardık eskiden. Mayın gemisi iki kare, Fırkateyn 3 kare, Denizaltı 3 kare, Kruvazör 4 kare, Uçak gemisi 5 kare… 100 kare içinde. Her bir kare harf ve numarayla belirlenir. Gemiler, çapraz yerleştirilemez. Yatay ve dikey olarak yerleştirilir. Sonra atış serbest. A1 veya H3 gibi… İsabet alındıysa karşı tarafa bildirilir, boş ise “karavana” denir. İsabet ettiren bir atış hakkı daha kazanır. Gemileri batırılan oyun dışı kalır. Amiral batar, oyun biter.
Yapılan nice atışla batırılamayan basının amiral gemisi Hürriyet, geçtiğimiz yıl batırıldı. Yani sahibi değiştirilerek etkisiz hale getirildi. Ana akım medya diye bir şey kalmamıştı zaten.
“Yeni akım medya” diye bir kavram yok ama varsa yeni amirali Yeni Şafak olmalı.
2 yıldır özgürce ulaşılamayan ancak sansürün etrafından dolaşılarak ulaşılabilen Vikipedi’de şöyle tanımlanmış: “Yeni Şafak, sosyal muhafazakâr
ve İslamcı bir günlük gazete.” Hrant Dink Vakfı tarafından hazırlanan raporlarda, nefret söylemine en fazla rastlanan gazeteler arasında.
Gazete, Kabataş’ta başörtülü bir kadının saldırıya uğrağı haberi, Dolmabahçe Camii’nde içildi iddiası, onlarca anti-semitik (Yahudi düşmanı) yazı, Oy ve Ötesi’nin hedef gösterilmesi gibi dikkat çekici “performans”lar göstermişti.
2015 yılında yayımlanan “Atatürk’ün, İsmet İnönü tarafından zehirlendiği” iddiası bir hayli dikkat çekici bir performanstı. Bu iddiaya dayanak olarak, hangi arşivden elde edildiği bilgisi verilmeyen üç adet mektup gösterilmişti.
Ancak, 1962 tarihli olduğu belirtilen bir mektupta yazım karakteri olarak 2009’da piyasaya sürülen Windows 7 Tahoma İtalic yazı tipi kullanılması, belgelerin gerçekliği hakkında kuşku uyandırmıştı. İlber Ortaylı bu haberi “Deli Saçması” olarak nitelemişti. Biraz demli çay, biraz mürekkeple “tarihi” belge üretmek kimin uzmanlığıydı acaba? Bildiğimden değil, soruyorum işte.
Gazete asıl mizah patlamasını gezi olayları sırasında yaşatmıştı. Buna göre (sıkı durun) “Gezicilerin Korkunç İstanbul Planı” başlıklı haberinde gezi eylemcilerinin musluklarını açık bırakarak İstanbul’u susuz bırakmayı hedeflediklerini iddia etmişti. İddia sosyal medyada büyük bir ‘makara’ konusu olunca, söz konusu haber gazetenin internet sitesinden kaldırılmıştı.
Zaytung adlı bir mizah sitesi var. (zaytung.com) Bu iki yayın organının birleşmesi gerektiğini düşünüyorum. Çünkü güçlerini birleştirirlerse, yapacakları haberlerle bütün dünyayı tirim tirim titreteceklerine inanıyorum.
İnanmayan, Yeni Şafak gazetesinin 17.10.2019 İbrahim Karagül imzalı ve “*Bize bir Yavuz, bir Kanuni lazımdı. Allah onu da Anadolu’ya nasip etti. *Türkiye’yi hedef almayacaktınız. En büyük hesap hatasını yaptınız *Dostlarını, düşmanlarını bilen ve asla unutmayan bir milletiz. *“Durun” diyen düşmandır, artık durmamız intihardır…”
başlıklı yazısını okusun.
Hızını alamayan, daha önceki yazılarını da okusun. Değil mi ama?