Talaş : Eee sen de gelsene!
Tunç : Bakarız.
Talaş : Tamam haber verirsin madem.
Tunç : Tamam. Gelecek olursam haber veririm.
Talaş : Tamam görüşürüz.
Tunç : Gelmeye de bilirim ama! Canım istemeyebilir yani… Özgür bir insanım ben. Kafama göre takılırım… Zamanımı keyfimin kaçmayacağı şekilde tasarlama hakkımı sonuna kadar kullanırım.
Talaş : Öfff. Ne gerizekalısın ya! Gören de ısrar ettim sanacak.
Tunç : Sakin ol… Neden sinirlendin. Haksız falan mısın acaba.
Talaş : Yaa Tunç defol. Sinir oldum şu an sana.
Telefonu kapattıktan sonra bir sigara yaktım.
Buket : Hah geldim. Talaş hayırdır? Kahve olmadan sigara içmezdin sen!
Talaş : Sinirim bozuldu Buket o yüzden.
Buket : Ayy. Talaşcığım. Ne oldu canım…
Talaş : Akşam oturucaz ya senle.
Buket : Eeee.
Talaş : “Tunç sen de gel” dedim. Yok özgür bir insanım yok canım isterse gelirim, yok kafama göre… Mal mal konuşup durdu.
Buket : Ahahah. Şaka yapıyordur yahu.
Talaş : Ayıramıyorum.
Buket : Neyi tatlım?
Talaş : Şakalarıyla gerçeklerini.
Buket : Nasıl yani?
Talaş : Şaka dediği şeyler bir süre sonra gerçekleri haline dönüyor. Böyle zamanlarda yeni gerçekleri gerçeklerinin şakası olmuş oluyor. Yani aslında söylediği hiçbir şey gerçek olmamış oluyor. Daha doğrusu o an gerçek bile olsa bir süre sonra gerçekliğinden eser kalmıyor. Bilmem anlatabildim mi?
Buket : Talaşcım çok pardon bir arkadaşım insta’dan görüntü atmış ona bakıyordum. Tekrar anlatabilir misin şu şaka gerçek olayını.
Talaş : Buket ya! Akşam görüşmesini iptal mi etsek?
Buket : Aaaa. Tatlım kırıldın mı bana. Ya çok özür dilerim ama önemliydi gerçekten.
Talaş : Yok yok kırılmadım ama iptal edelim gerçekten. Görüştük işte yeter!
Buket : Talaşcım şaka mı yapıyorsun şu an? Bozuluyorum yani!!
Talaş : Yoo şaka yapmıyorum Buketciğim. Keyfim kaçtı. Zamanımı keyfimin kaçmayacağı şekilde tasarlama hakkımı kullanmak istiyorum.
Buket : Okey. Anladım. Sen bilirsin. Hatta ben kaçayım ufaktan. Biraz tatsız oldu bu muhabbet! Kendine iyi bak!
Talaş : Görüşürüz Buketciğim.
Dıııt. Dıııt.
Talaş : Aç şunu.
Dıııt. Dıııt.
Tunç : Söyle bebek.
Talaş : Akşam bir şeyler içelim mi?
Tunç : Heyhat?
Talaş : Olur.
Tunç : Okkeeeeey… Ama bir şartım var.
Talaş : Söyle bakalım.
Tunç : Tamam gerek kalmadı.
Talaş : 22.00’de Heyhat’ta görüşürüz.
Tunç : Görüşürüz bebek mavim.