Geçen gün ofisimize gelen Trakyalı bir ağabeyimiz; bizlere merhabayın dedi. “Vay bee” dedim “güzel lafmış”. Daha sonra bu kelimeyi google’ladım anladığım kadarıyla merhabayın birden fazla kişiye merhaba deme şekliymiş. Yani bir çoğunluğa selam vermek istiyorsanız Merhabayın diyormuşsunuz. Karşınızdaki yaratık tekilse merhaba kafi.
Hastaneler Çekilmiyor
Şu hayatta en ağrıma giden şey hastaneye gitmek. Normal girsem kötü çıkıyorum, kötü girsem daha kötü çıkıyorum… Hep bir kötüsü yani. Eee peki hastane ne için var? İyileşmek için. Ben nasıl çıkıyorum kötü çıkıyorum. Bana yaramıyor pek.
Yağmur ve Götürdükleri
Malum kış ayındayız bol bol yağmur tüketiyoruz. Getirisi ne? Islaklık! İğrenç!
İğrenç değil ama iğrenç demem için geçerli sebeplerim var. Aslında sinirim, stresim yağmura falan değil bütün problemim su geçirmez diye satılmasına rağmen su geçiren botlar.
Yahu geldik gidiyoruz şu yalan dünyada. Bir tane su geçirmeyen ayakkabı giyemedim ona üzülüyorum.
“Sen de yan sanayi giyme” demeyin! Kalbinizi kırarım. Üzerim. Anladınız mı?
Hassas olduğum bir konu olduğu için özellikle orijinal bot giymeye çalışıyorum. Pazarlık bile etmiyorum yahu. Kaç para derse trink veriyorum. “Taksit yapalım mı beyefendi” dediğinde tezgahtar kişi “hayır” diyorum.
Sebebi ne sizce?
“Belki taksit yapınca su geçireni verirler” paranoyası…
devamı yarın…