Ofis yoğunluğuna küçük bir ara vermek maksadıyla soluğu Facebook’ta aldım. Başladım sayfayı aşağı kaydırmaya. “10 Soruda Zekanızı Ölçüyoruz?”lardan tutun da; “Bingöl’de Noel Baba kıyafeti giyen kişi dayak yedi”lere kadar her şeyim tamdı.
OHAAA!!! O GÖRDÜĞÜM NEYDİ BE?????? Gönderiyi bulmak için birazcık yukarı çıktım. Yerel bir hayvan sever grubunda paylaşılmıştı gönderi. Bu tip grupları takip ederim. 4 ayaklı dostların hayatını kolaylaştırmaya yönelik güzel girişimlere aracı olurlar. Yalnız bu gönderide bir terslik vardı. Yahu dedim bu bildiğimiz alien! Yorumlara baktım herkes seferber olmuş, “kediciğe” ev arıyorlar. Beynimi yaktı bu post! Hemen can dostum Derya’ya linkini attım.“Tamam cnm paylaşıyorum” dedi. “Deryacım” dedim “alay mı ediyorsun benle? Bu post sence normal mi?” “Nesi var kanka” dedi. Hiç bir şey demedim. Verilebilecek en güzel cevap susmaktır böyle durumlarda… Acaba benzettim mi diye posta tekrar baktım. Yok yahu bu bildiğimiz alien. Linki Onuralp’e attım. Gözüm konuşma penceresinde cevabı bekliyordum. O sıra telefonum çaldı bilinmeyen bir numara arıyordu. Bilinmeyen numaraları merak ettiğim için her zaman açarım. Bildiğim numaraları açmadığım olmuştur.
“Alo” dedim. “Olum gerçek mi o?” şaşkınlığından anladım bu Onuralp. Sonunda alien ve kedi arasındaki farkı anlayabilen birini bulabilmiştim. “Şimdi paylaşan kişiye ulaşmaya çalışıcam. Seni ararım” dedim kapattım. Hemen Facebook’a girdim. Post sahibine mesaj attım. Mesajıma kısa sürede döndü. Telefona sarıldım hemen çevirdim numarayı.
Çalıyor…
Çalıyor… Aç şunu be kadın!!!!
Çalıyor..
– Saime hanım merhaba, ben Vapur. Kedicik hala sizle mi?
– Merhaba, evet hala bizle, şuan için sıcak bir yuvası var. Çok da akıllı görmelisiniz. Ne desek anlıyor. Biz zaten köpeğimiz olduğu için sahiplenemiyoruz. Gerçi köpeğimiz, bırakın saldırmayı korktu el kadar kedicikten. Siz sahiplenmek mi istiyorsunuz? Daha önce hayvan beslediniz mi?
Sonunda sustu! “Evet” dedim “besledik ve sahiplenmek istiyoruz. Bugün görebilir miyiz?”, “Tabi” dedi ve ekledi “Araşalım.”
Akşam iş çıkışı Onuralp’le buluştuk. Doğruca Saime hanımın verdiği adrese gittik. Kapıyı çaldık. Saime Hanım güler yüzle karşıladı bizi, buyur etti. Buyurduk. Odaya girdiğimizde dona kaldık. Gerçekten alien. Çok fazla ışık yılı uzaktan gelmiş olmalı! “Recai gel bakalım buraya bak bu abiler senin kurtarıcı meleğin olacaklarmış.” ben o sırada kusma isteğimi bastırmaya çalışıyordum. Kurtarıcı mı? Melek mi? Alien o be kadın!
Onuralp alien görmenin şokunu atlatamamışken Recai adlı bir alien görmenin şokuyla sordu “Recai mi adı?”, “Evet” dedi Saime hanım. “Siz iyi misiniz? Biraz soluk gözüküyorsunuz, vaz mı geçtiniz yoksa?” diye ekledi. “Yok” dedim “alıyoruz bu kuzucuk artık bizim himayemizde!” Saime hanımın yüzünde görevini tamamlamış olmanın rahatlığı belirdi. “Durun” dedi “fazladan mama almıştım kediciğe, onları da vereyim.” Recai adlı Alien görmenin şokunu atlatamamışken, kedi mamasıyla beslenen Recai adında Alien görmenin şokuyla hareketsiz duran Onuralp’e baktım. Gitme vakti gelmişti. Eğilip kucağıma aldım Recai’yi. “İyi akşamlar Saime hanım, gözünüz arkada kalmasın. Ona çok iyi bakacağız.”