Bu sezon Çanakkale Belediyespor için çok önemli bir sezon olacak. Geçtiğimiz yıl yönetimsel ve teknik hatalardan dolayı takım küme düştü. Genel Kaptan Süleyman Uysal, kendi kişisel girişimlerini kullanarak kentin takımını yeniden Vestel Sultanlar ligine taşıdı.
Genel Kaptan Süleyman Uysal’ın (ilk lige çıktığımızda da büyük bir jest yapıp ana sponsor olmuştu) ikinci jestine karşılık, Kulüp Başkanlığı kendisine yetkililer tarafından istemese de zorla verilmelidir. Yöneticilik tecrübesinin yanında voleybol ligini ve sistemini de iyi öğrenip çözen Uysal, Çanakkale voleyboluna önemli katkılarda bulunan isim olarak da tarihe geçecektir.
Kulüp olarak resmi bir açıklama yapılmasa da öğrenildiğine göre oyun ve kişilik frekansları kentle örtüşen Dragan Nesic ile prensip anlaşmasına varılmış. Bilindiği gibi Dragan, geçtiğimiz sezon hiçbir ücret almadan Süleyman Uysal’ın devreye girmesiyle Plaf-off maçlarında takımın başında sahaya çıkmıştı. Üstelik de Federasyona ücret yatırmadan, kıyıdan maçları idare etmişti. Camia olarak bu vefaya vefasızlık yapılmamalı.
Önümüzdeki yılın takımını kurarken, kesinlikle menajerlerin güdümünde bir yönetim değil, ne istediğini bilen bir anlayışla bütçe zorlanarak transferler yapılmalı. Teknik heyete ve bence harcamalar da geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi hatır gönül işi olmamalıdır. Örnek; geçtiğimiz üç yıl yan gelip yatan bir fizyoterapistin kahrı ve kaprisleri çekilmişti. Bu ve benzer hatalar yapılmamalıdır.
Çanakkale Belediyespor’un yeni kurulacak yönetiminde de daha fazla sivilleşmeye gidilmelidir. Yönetime girecek isimlerin de takıma mutlaka kendi çapında katkısı olmalıdır. Dışarıdan değil ama içeriden ya da kentten olmak kaydı ile menajerlik sistemi oturtulmalı, yönetim-oyuncular, takım ile kent arasındaki kalın duvarlar da mümkün olduğunca ortadan kaldırılmalıdır. Bu kentlinin vergilerinden faydalanılıp oluşturulan takım hiçbir şekilde, siyasi malzeme olarak görülmemeli, kullanılmamalıdır. İşadamı Süleyman Uysal’ın bu anlayışlara prim vermeyeceğini de çok iyi biliyor, tahmin ediyoruz.
Yeniden Vestel Sultanlar ligine çıkan Çanakkale Belediyespor’a kentin bürokratları da sahip çıkmalı, başta sayın Valimiz olmak üzere, gençlerimizi kötü alışkanlıklardan, kahve köşelerinden uzaklaştırılan bu spor olaylarına destek vereceklerini umut ediyoruz. Çanakkale Belediyespor yönetimi, eski alışkanlıklarından uzaklaşıp, küçük olsun, benim olsun zihniyeti ile davranmayıp, takıma ve oyunculara da müşteri fikri ile yaklaşmamalıdır. İşçi-işveren ilişkisi seviyeli bir şekilde sürdürülmelidir.
Kısacası, mevcut yönetim ya da yeni yönetim, yoğurdu üfleyerek yemeli. Ben yaptım, benim takımım zihniyetinden uzaklaşıp, bizim takım, bizim kentimiz, biz yaptık düşüncesi ile davranmalıdır. Birlik olur, camia olabilirsek, kentimizi daha iyi ve hızlı markalaştırabiliriz. Japonlar gibi geçmişimizden ders alıp, örf ve geleneklerimizi yaşatarak, geleceği yakalayabiliriz. Bunu da birlikte başarmalıyız.