Nöbetçi Eczaneler
Boyozun doğduğu yer; Çanakkale
Her ne kadar boyoz denilince akla önce İzmir gelse de, bu sevilen hamur işinin Türkiye’de görücüye çıktığı ilk kent Çanakkale. Osmanlı döneminde Seferad Yahudilerinin ilk yerleşim yeri olan Çanakkale’deki son Musevi hamur ustası Sabetay Kohen’in babasının da ustası olan Çanakkaleli Yako Abrovaya, 1949’da fırınını devredip İzmir’e yerleşene kadar boyozu Çanakkalelilerin beğenisine sunmuş. Çanakkale’de çok rağbet görmeyen Boyoz, İzmir’de günde 7-8 bin üretilerek Türkiye’ye de adını duyurmuş.
Yahudilerin ilk yerleşim yerler olan Çanakkale, boyozun Türkiye’ye mal olduğu; yani doğduğu yer. 1800’lü yılların sonunda Çanakkale’de hamur ustası olarak çalışan Yako Abrovaya, boyozu Türkiye’ye tanıtan isim. 1949 yılında Çanakkale’deki fırınını devreden Yako Usta, İzmir’e yerleşmesinin ardından Dostlar Fırını’nda çalışmaya başlıyor. Çanakkaleli Yako Usta’nın yaptığı boyozlar günde 7-8 bin adet satılıyor. Türkiye’deki birçok boyoz ustasını da yetiştiren Yako Usta’nın geleneğini ise Avram Usta devam ettiriyor.
“ONLAR SANATKÂR İNSANLARDI”
Yako Usta’yı ve boyozu Çanakkale’nin son Musevi hamur ustası Sabetay Kohen şu şekilde anlattı; “Yako Usta, benim babamın ustasıdır. 1949 yılında bu fırını babama devrederek İzmir’e gidiyor. O çok meşhur bir ustadır. Onlar sanatkâr insanlardı. Yeni kuşak, onların ustalığı sayesinde devam ediyor. İzmir’de meşhur Dostlar Fırını vardır. O fırının ustası Avram Usta, Yako Usta’nın yanında yetişmiştir. Ben de oraya gittim. Yanında 12-13 usta çalışıyor ve günde 7-8 bin boyoz çıkartılıyordu.”
Eren Aşnaz
