Çanakkale Deniz Zaferi’nin 103. yıl dönümü coşkusu, kenti günler öncesinden sardı. Kentte protokolün 18 Mart’ı beklediği kadar vatandaşlar da bekleme pozisyonuna geçti. Kentli, Çanakkale Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarına vefasını bir kez daha göstermek üzere hazırlandı. Kent halkından ziyade, şehirde kalabalığın nedeni şehir dışından gelenler oldu.
Eskişehir’in Tepebaşı Belediyesi ile imzaladığımız protokolden sonra Eskişehir’den kente binlerce insan geldi. Kente gelen yurttaşlar sadece Eskişehir’le de sınırlı kalmadı. Türkiye’nin dört bir yanından yurttaşlar akın akın Çanakkale’ye geldi. Kentte oteller, pansiyonlar ve apartlar doldu taştı. Bir vatandaşa daha kalacak yer kalmadı. Hal böyleyken başka bir durum daha ortaya çıktı. Kentte son günlerde yapmış olduğumuz 18 Mart sokak röportajlarında vatandaşımızın 18 Mart ile ilgili pek de doğru bir fikri olmadığı ortaya çıktı. 18 Mart’ın bayram olduğunu belirten yurttaşlarımız görüldü. Yurttaşımız pratikte haklıydı, 18 Mart tam anlamıyla bir bayramdı ama sorun teorikteydi. Yurdun ulusal anlamda başarılı bir direnişine sahip olan Çanakkale tek yumruk olarak, omuz omuza 18 Mart’ta meydanlarda olacak. Türkiye’nin en batısında bulunan yurtta vatandaşlar akşam saatlerinde ellerindeki meşaleler ile ulusu aydınlatacaklar. Çanakkale’den çıkan aydınlama ışığı yurdun dört bir yanında yanacak. 18 Mart deniz zaferinin ardından karada yaşanan mücadeleleri de hatırlatan yurttaşlar tarihte kara savaşlarının daha anlamlı olabileceğini dile getirdi. Anafartalar, Conkbayırı ve 57. Alay’ın destanı yazdığı yer olan tarihi Gelibolu Yarımadası bugün yurdun dört bir yanından ziyaretçilerini ağırlayacak. Kentte 18 Mart için geri sayım çoktan başladı bile…