DURAK!

DURAK!

Evinizin önünde Belediye Otobüs durağı var. Sabah kalkıp her zamanki gibi, durağa doğru yürüyoruz. Eyvah! O da ne? Durak yok. Yerinde yeller esiyor. Karşısındaki durağa bakıyorsunuz. O da yok! Allah Allah! Yahu ne zaman kaldırıldı bu duraklar. Gece mi? Yoksa “Şeytan aldı götürdü, satamadan getirmedi. Sattı mı?” Bahsettiğimiz yer, Truva Caddesi’nde Anadolu Hastanesi’nin hizasında, Kredi Yurtlar Kurumunun önündeki durak. Peki, iyi mi oldu? Vallahi bizim için kötü oldu ama şoförler için iyi oldu. Zira iki durak arası en fazla 100 metre… Ne yazık ki, Çanakkale’de otobüs durakları birbirine çok yakın. Bu da zaman kaybına sebep oluyor. Belediyenin, durakları seyrekleştirme hareketini tasvip ediyor, uygun buluyoruz. Her ne kadar, biz mağdur olduksa da aklın yolu birdir. Hayırlı olsun. Bu arada, Üniversitenin açık olduğu aylarda, otobüsler yetersiz geliyor. Bilhassa Ç-3’lerin sayısının artırılması şarttır. Tabii ki diğer hatları bilemiyoruz. Acaba, yakın zamanda otobüs sayılarının artırılması düşünülüyor mu? Geçen Perşembe akşamı, gazeteci arkadaşımız Orhan Mutay’ı elim bir trafik kazasında kaybettik. Çok iyi bir insandı. Karıncayı bile incitmezdi. Çok zorluklar çekti. Ne yazık ki, hayatta iken onun kıymetini bilmeyip haklarını gasp edenler, cenaze töreninde Timsah gözyaşları döktüler. Maalesef, insanların değerlerini, hayatta iken bilmiyoruz. Öldükten sonra yaptığımız ah vah ise nafile… Orhan kardeşimize Allah’tan rahmet diliyoruz. Mekânı Cennet olsun.

BİRAZ TEBESSÜM

Tabii ki, dünya dönmeye devam ediyor. Hayatta öyle değil mi? İyisiyle kötüsüyle yaşanıyor sonuçta… Bu sebeple geliniz bir iki fıkra ile yüzünüze azıcık olsa da tebessüm katalım.

Yaşlı karı koca yataklarına girmişler. Adam tam uyumak üzereyken, eski günleri özleyen kadın, aniden bastıran bir romantik dalganın tesiriyle kocasıyla sohbet etmek istemiş. Dudaklarındaki hülyalı bir gülümsemeyle kocasına bakan kadın demiş ki: – Bana kur yapacağın zaman; elimi tutardın. Adam uykulu bir halde uzattığı eliyle, karısının elini tutmuş. Aradan birkaç dakika geçmiş, kadın konuşmaya devam etmiş: – Sonra beni öperdin… Uykusu ile hanımı arasında bocalayan adam, karısının yanağına bir öpücük kondurduktan sonra, başını yastığa koymuş. Adam tam uyuyacakmış ki, karısının seksi sesini duymuş: – Beni öptükten sonra, boynumdan hafifçe ısırırdın. Karısının bu sözü üzerine yataktan kalkan adam, terliklerini giymiş, tam gitmek üzereyken karısı sormuş: – Nereye gidiyorsun? Adam cevap vermiş: – Dişlerimi takmaya gidiyorum!..

Sağlıcakla kalınız.