Uzak bir köyde, zamanla unutulmuş ve gizemle örülü bir ağaç varmış. Adı ‘Dilek Ağacı’ydı. Köylüler, bu ağacın özel bir güce sahip olduğuna inanırlardı. Günümüzde bile hala hatırlanan bir efsane, bir dileğin bu ağaca yazılmasıyla başlardı. Gün batımına doğru, küçük bir kız olan Aylin, köyünün sakin sokaklarında dolaşıyordu. Gökyüzü turuncuya bürünmüş, kuşlar melodik şarkılarıyla vedalaşıyordu. Bir gün, Aylin, ormanın derinliklerindeki bu gizemli ağacı keşfetti. Dalları, dileklerle süslenmiş renkli kurdelelerle dolup taşıyordu. Aylin, kendi dileğini bu özel ağaca bırakmaya karar verdi. Kâğıda özenle yazdığı dileğini, ağacın dallarına astı. Gözleri parlıyordu, çünkü içindeki umut alevlenmişti. Dileğini yazdığı anda, rüzgar gizemli bir şekilde esmeye başladı. Aylin, bu anı hiç unutmayacaktı.
Ertesi gün, köyde bir değişiklik hissedildi. İnsanlar yüzlerinde gülümsemelerle dolaşıyor, birbirlerine yardım ediyorlardı. Aylin’in dileği gerçekleşmiş gibiydi. Dilek Ağacı, köyüne neşe ve umut getirmişti. Köylüler, zamanla bu özel ağacın gücüne daha çok inanmaya başladılar. Herkes, içindeki dileği ağaca bırakmanın getirdiği huzurla dolup taşıyordu. Dilek Ağacı, sadece bireysel dileklerin değil, toplu dileklerin de gerçekleşmesine aracılık ediyordu. Bir gün, köyün yaşlı lideri Halit Bey, tüm köylüleri topladı. Bir dilek ağacı festivali düzenlemeye karar verdiler. Köylüler, ellerinde renkli kurdeleler ve dilek kâğıtlarıyla ağacın etrafında toplandılar. Her bir dileği, umut ve sevgiyle ağaca astılar. Köyde birlik ve beraberlik havası esti. Zamanla, bu küçük köydeki değişim, sadece köy sakinlerini değil, etraflarındaki diğer köyleri de etkilemeye başladı. Dilek Ağacı, sadece dileklerin gerçekleştiği bir yer değil, aynı zamanda insanların kalplerini birleştiren bir sembole dönüşmüştü.
Dilek Ağacı’nın altında, her renkten dilek kâğıtları ve renkli kurdelelerle dolu dallar hala hikayeler anlatmaya devam ediyor. Köylüler, umutlarını ve sevgilerini bu özel ağaca bırakarak birbirlerine daha da yaklaşıyorlar. Dilek Ağacı’nın altında topluluğun huzur içinde yaşadığı, birbirlerine destek olduğu bir köy, adeta bir masalın içinde var olmuş gibi. Ve belki de masalların gerçek olduğunu hatırlatan, gizemli bir ağaçtan başka bir şey değildir Dilek Ağacı.
Elçin Durmaz