Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

4 Vekilin Rüzgârı

Türkiye’de öyle bir siyaset

Türkiye’de öyle bir siyaset algısı oluştu ki yapılan her şey, konuşulan her şey, ya unutulur ya da kimse bize hesap sormaz mantığı ile iyice ortaya döküldü. Siyasete bir girelim de nereden girdiğimizin bir önemi yok düşüncesi oturdu. Hele bir başlayalım, tanıdık edinelim, sonrasında çevre kuralım, işimize yarar görüşü ise ballı kaymak olarak benimsendi.

Yetmedi, hakaret dili ve yumruklaşma eylemsellik planı oldu. Millet emekli maaşı ile oturacak kiralık daire bulamazken, dünyanın maaşını alan ve sadece 5 yıl görev yaptıktan sonra ömür boyu maaş alan milletin vekilleri yaka, paça, göz, kulak, karın, bacak, yumruk, tekme birbirini kovalar oldu.

Kutuplaşma, işte siyaset böyle yapılır diyen, kendisini en siyasi olarak görenlerin tavrı oldu. Kutuplaşmayana “Taraf olmayan bertaraf olur” dendi. Küçümsendi, sistem dışına itildi.

Türkiye’de en çok duyulan laflardan birisi ise siyasete girmek isteyen gençlere söylenen “Girsen de yükselemezsin. Sistem senin gibileri sevmez. Seni tutmazlar. Barınamazsın” oldu. Öyle bir çarkın işlemesi tüm siyasi partilerin işine gelirken, 4 tane vekil özellikle gençleri arkasına almayı başardı.

Kimden mi bahsediyorum? Tabi ki Türkiye İşçi Partisi’nden…

Bilhassa sert ve tutarlı söylemleri ile Sera Kadıgil… Kararlı ve kısa-net tavrı ile Erkan Baş… Kendisine muhalif olanın dahi yahu bir dinleyelim belki doğrudur diyebildiği Barış Atay… Her türlü cevabı verebilen, basın açıklamalarını üstlenen ve doğrudan sorusunu sorabilen Ahmet Şık…

Geçtiğimiz günlerde Oğuzhan Uğur tarafından hayata geçirilen Babala Tv’de Barış Atay konuktu. Yaklaşık üç buçuk saat süren programda, Atay’a muhalif olanlar, görüşünü benimsemeyenler sorularını takır takır, Atay’a yönelttiler. PKK, terör, ekonomi, politika, Türkiye İşçi Partisi, Vekillik süreci, gözaltılar, tutuklamalar, güncel siyasi olaylar, Sosyalizm, Gazi Mustafa Kemal Atatürk kısacası programda her konu hakkında konuşuldu.

Sorular bir bir yanıtlandı. Program sonunda ise yapılan haberlerde İşçi Partisi’nin üye sayısının 5 bin kişi arttığı belirtildi. Doğrudur… İnanılır. Programı izlemeyenler varsa, izlendiğinde, neden bu satırları yazdığım oturaklı bir şekilde anlaşılacaktır.

Türkiye’de bilindiği gibi gelişi güzel, zaten hep böyle yapılıyordu, kata külli olmadan siyaset mi olur canım, anlayışının tam tersi, hatta samimi bir siyaset yapılabileceği görüldü. Doğru bilinenlerin yanlış olabileceği, yanlış bilinenlerin ise doğrulabileceği görüldü.

4 vekilin 160 vekile bedel nasıl söylemler, etkiler, tepkiler geliştirdikleri görüldü. Sosyal medya aktif bir şekilde kullanıldığında, özellikle Z kuşağı olarak adlandırılan gençlik üzerindeki etkisi doğrudan görüldü. Kısacası, siyaset “Ya olduğun gibi görün ya da göründüğün gibi ol”a bir tık daha yaklaştı.

Olduğu gibi görünenlerin, kendilerini saklamadan, görüşlerini saklamadan, her kesimden yurttaş ile sohbetini yapabilen, fikir teatisinde bulunan, herkese duyulması gereken saygıyı duyabilenlerin de bu ülke siyasetinde var olabilecekleri görüldü.

Kısacası, devran dönüyor. Dünya dönüyor. Siyasette olduğu yerde durmuyor. Siyaset evriliyor, gelişiyor…

Gençler ise kendilerine de siyasette yer olabileceğini düşünüyor…

 

Tüm Hakları Saklıdır. | Renowtech