Nöbetçi Eczaneler
Bilindiği gibi önümüzdeki günlerde CHP, Gelibolu yarımadasında “Adalet” panelleri yapacak. Bunun için CHP Genel Merkezinden üst düzey kurmaylar, önlü arkalı Çanakkale’ye gelip incelemelerde bulunuyor.
Heyetin ilk gelişinin ardından başlayan senli benli tartışmaları, gün geçtikçe tırmanıyor. Öyle ki Çanakkaleli seçilmiş CHP’liler, Genel Merkez’den gelen tanınmış isimleri partililerinden saklıyor. Parti için seçimler öncesine denk düşen adalet kurultayı, parti içindeki sevgisizliği, her geçen gün bir basamak daha tırmandırıyor.
Uzun yıllardır Belediye Başkanlığı koltuğunda oturan başkanlar, ayrı ayrı vekillerin ardına takılınca, ayrımcılık daha da derinleşiyor. “Birlikte yönetelim”, “Halkın hakkını yedirmeyiz”, “Barışın Kenti” sloganları ile seçim meydanlarında atıp tutanlar, şimdi köşe başı tutmak için yarışıyor hale düştü. Kepez Belediye Başkanı, Merkez Belediyeye sallarken, yönetimler birbirine karşı yarışırken, Cumhuriyet kurduğunu ileri süren parti bu tip yöneticilerin elinde gövdesine kurt girmiş asırlık ağaç görüntüsüne büründü.
Yaşamsal kaygılara alışılıyor
“Biz ne yaparsak yapalım, halk bizi seçer, seçiyor” söylemini ağızlarına pelesenk yapan zihniyet artık yavaş yavaş değil, hızla çekip gitmelidir. Adamım adamı zihniyeti ile tabansızların, halk da karşılığı olmayanlar siyaset yapmamalı… Siyaset sahnesinden de gitmeli. Ekip adına hareket ediyorum deyip, arkadan hesap yapanların da bir gün foyası ortaya çıkacaktır. Ekip arkadaşını sata sata makam elde edenler, bir gün gelir satılarak tarihin karanlık sayfaları arasında yerini alacaktır.
Önümüzde yapılacak yerel seçimlerde her siyasi parti akıllı, mantıklı davranıp, Çanakkale halkının beklentileri ve karakteri doğrultusunda adaylarını belirlemelidir. Benim adamım, benim ekibim, benim zihniyetim düşüncesi kent halkını yaşamsal kaygılara sürüklüyor. Buna da alışıldı ama yine de bizim oğlan oylarını alacak isimler listelerde olmalı.
Benzer düşünce yapısında davranış gösteren siyasi parti kenti yönetmeye talip olacaktır. Çanakkale halkı sevgisiz, partilisine tahammülü olmayan insanlardan kurtulacaktır. Seçilme uğruna, dün tükürdüğünü bugün yalamamalı. İnsanlar yanlış yerde durabilir ama biraz dik durmalıdır.
Sevginin, saygının, emeğin, olmadığı yerde başarı olur mu? Birbirini sevmeyen, saymayan, çalışmayan insanların bulunduğu topluluğun olduğu yerde ne başarı olur ne de birilerinin hiç dilinden düşürmediği A D A L E T.
