Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Meclis’in gündeminde Ayvacık vardı

Dün, İl Genel Meclisi,

Dün, İl Genel Meclisi, İl Özel İdare’de Şubat ayının son toplantısı için bir araya geldi. Meclis, İl Genel Meclisi Başkanı Sadık Göğüsgeren başkanlığında toplanırken gündemine, 4 yıl önce Ayvacık’ta meydana gelen depremin ardından, hala yaraları sarılamayan Ayvacık halkının sorunları damgasını vurdu. Konuyu gündeme CHP Ayvacık İl Genel Meclisi Üyesi Nizamettin Akça getirdi.

2017’de Ayvacık’ta depremden sonra 1175 hasar kaydedildiğini söyleyen CHP Ayvacık İl Genel Meclisi Üyesi Nizamettin Akça sözlerine şu şekilde devam etti; “4 yıl geçmesine rağmen bunların 245 tanesi bitti, teslim edildi.  Kabul aşamasına gelinen, ne zaman olur bilmiyorum, seçimler gelirse çabuk olur, 247 bina, ihale edilmesini bekleyen 80 bina, yer seçimi yapılmayan 12 yapılması gereken yer var.” Ayvacık’ta, köyünde muhtarlık yapmış Necmi Talu’nun yandığı konteynırı göstererek bu binalar yapılsa belki de Necmettin abi hayatta olacaktı dedi.

Öte yandan Yukarı Köyde konteynırlarda eğitim alan çocuklarının durumunu da dile getiren Akça “Çatısı akan konteynırda çocuk ne kadar eğitim alacak” diye sordu. “Belki İl Genel Meclisi olarak çok fazla soruna çözüm üretemeyiz ama Ankara’da iktidar ve muhalefet milletvekillerimiz bir şekilde bakanlıklara ulaşarak bir şeyler yapabilirler. Artık 4 yık geçti, 4 yıl sonra bu yaranın sarılması lazım. Şu anda Ayvacık’ın en fazla ilkokul öğrencisi olan köyü Yukarı Köy, yüz yüze eğitime geçildiğinde en azından bu öğrencilerin konteynırda eğitim almaması için 5 derslikli bir okul yapılabilir. Bizzat gittim geçende köylünün de vatandaşın da talebi bu.” dedi.

AK Parti Ezine İl Genel Meclisi Üyesi Murat Yahya Sezgin ise en yakın ilçe temsilcisi olarak şu cevabı verdi; “60 civarında bina depreme dayanıksız olduğu gerekçesiyle yıkıldı. Bunların yerine zaten devletimiz hızlı bir şekilde okul yapmak istiyor. Taşımalı sistem sadece Yukarı Köyde değil genel politika olarak birçok köyde masrafları devletimiz tarafından karşılanarak yapılıyor. Evet, Yukarı Köyün öğrenci sayısı fazla, okulun yapılması lazım. Ona da sıra gelecektir. Ama yakınında Tuzla var, Tuzla’da büyük bir köy, okulu var, imkânları var, onlar karşılanır. 445 tane konut hasar almış doğru, 10 küsur Ayvacık köyü, 2 tane de Ezine Köyü, alt yapılarına kadar AFAD yaptı, yapmaya da devam ediyor. 445 tane konut yapmak çok kolay değil, zaten bölge şantiye alanı, gezerseniz görürsünüz. Bölgede inşaat faaliyetleri devam ediyor. Ücretsiz konut, son başbakanın, Binali Bey’in böyle bir sözü olmadı, biz oradaydık. Yaraların sarılacağı söylendi bunun üzerine de bölgede hasar tespiti yapıldı. Orta ve ağır hasarlı tüm binalar tespit edilerek özellikle vatandaşlara imkânlar sunulmaya başlandı. Özellikle Yukarı Köyün 3 mahallesinde ciddi şekilde inşaatlar tamamlanmak üzere devletimiz bu konuda elinden geleni yapmaya devam etmektedir. Konteynırlarda çıkan kazalara üzüldük Allah rahmet eylesin iki kaybımıza da ama bunları direk depremle bağlantılandırmak bence doğru değil. Daha da ileri gitmek istemiyorum ama bunlar vicdani meseleler ama tabi ki devlet şefkatlidir devlet babadır Devlet büyüktür devlet tabi ki sahip çıkacaktır ama komşularda etraftaki siyasetçilerde konuyla bu kadar ilgiliyken onlarında el uzatması daha iyi olabilirdi diye düşünüyorum” dedi.

CHP Ayvacık İl Genel Meclisi Üyesi Şerafettin Alkan “Zamanın Başbakanı ve Çevre Şehircilik Bakanı oraya geldiğinde Nizamettin Bey’in dediği gibi bu sözü verdiler. Öte yandan konteynırda iki insan öldü. Bunların depremle ilgisi yok demek doğru değil, bu insanlar neden gelip konteynıra oturdu?” diye sordu.

İl Genel Meclisi CHP Grup Başkanvekili Güneş Pehlivan “Öncelikle Ayvacık Yukarı Köyde 4 yıldır devam eden bir mağduriyeti meclis gündemine getirdikleri için ilgili arkadaşlarımıza teşekkür ederim. Hafızam beni yanıltmasın diye basından hemen kısa bir tarama yaptım; dönemin başbakanı Van depremini örnek göstererek 1 yıl içerinde buradaki mağduriyet giderilecek diyor. Geriye dönük haklı haksız tartışmasından ziyade burada öncelikli olan bu problemlerin bir an önce son bulması.

AK Parti Merkez İlçe İl Genel Meclisi Üyesi Tülay Ömercioğlu; “Devlet, devlet baba değildir devlet hizmeti getirendir. Hizmetin parasını ödeyen değil, devlet hizmetin kaynaklarını oluşturur, sen bu hizmetten faydalanmak için gerekli olanı sağlarsın. Devlet bu hizmetin bedelini ödeyip devlet baba olmaya kalktığında o zaman sosyal adalet olmaz. Ancak DASK ile ilgili insanlar kendisini güvenceye alırsa, devletin bunlar ile ilgili mutlak suretle indirim yaptırması gerekmektedir.”

CHP Merkez İlçe İl Genel Meclisi Üyesi Ömer Ar; “Bunlar çok uzmanlık isteyen konular. Nizamettin kardeşimizin arz ettiği kendi bölgesinde olan aksaklıkları bir ölçüde dile getirmek. Konu özelinde ortak bir meclis aklı çıkarabilir miyiz diye ilerlersek daha faydalı oluruz diye düşünüyorum.

Güneş Pehlivan tekrar söz alarak; “Bir polemik oluşsun istemiyorum ama söz konusu bireyin hak ve hürriyetleri olduğunda listenin en sonlarında yer alıyoruz, vatandaşın yükümlülüklerine sıra geldiğinde, DASK ödemeleri gibi, hemen karşımıza İsveç, Norveç, İngiltere modelleri çıkıyor. Bunda bir çelişki olduğunu düşünüyorum, hiçbir vatandaş DASK yaptırmamak veya vergi ödemesindeki yükümlülüklerini yerine getirmemeyi bir tercih olarak yapmıyor. Vatandaş sigorta yaptırıp sigorta pirimi ödeyebilir durumda değil, birçok vatandaş şu an SGK primi ödeyebilir durumda değil.” dedi.

Ş. Ezgi Tuncel

 

 

 

Tüm Hakları Saklıdır. | Renowtech