Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Avukatlar bağımsız savunma ve adalet için yürüdü

Çanakkale Barosu avukatları, bağımsız savunma ve adalet için yürüyüş düzenledi.

Çanakkale Barosu avukatları, bağımsız savunma ve adalet için yürüyüş düzenledi. Golf Aile Çay Bahçesi’nde başlayan yürüyüş İskele Meydanı’nda sona erdi. Burada yapılan açıklamada ise, İstanbul Barosu Başkanı Av. Prof. Dr. İbrahim Kaboğlu ve yönetim kurulu üyelerinin soyut iddialarla hukuka aykırı bir şekilde görevden alındığı vurgulandı.

Çanakkale Barosu avukatları, bağımsız savunma ve adalet için yürüyüş düzenledi. Golf Aile Çay Bahçesi’nde başlayan yürüyüş İskele Meydanı’nda sona erdi. Avukatlar adına basın açıklaması yapan Çanakkale Barosu Başkanı Ardahan Dikme, İstanbul Barosu Başkanı Av. Prof. Dr. İbrahim Kaboğlu ve yönetim kurulu üyelerinin soyut iddialarla hukuka aykırı bir şekilde görevden alındığını vurguladı.

Basın açıklamasının devamında ise şu ifadelere yer verildi; “Adaletin yılmaz savunucuları değerli meslektaşlarım,  aynı Baro çatısı altında sizlerle omuz omuza adalet ve hak arama mücadelesi vermekten onur ve gurur duyuyorum. Demokratik yollarla seçilmiş belediye başkanlarının tutuklanması ve belediyelere kayyum atanması ile başlayan süreç devamında İstanbul Barosu başkanı ve yönetimi hakkında açılan dava ve görevden almayla sonuçlanan davaname, Zafer Partisi Genel Başkanı Sayın Ümit Özdağ’ın tutuklanması, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanması, bazı gazetecilerin gözaltına alınması, ülke çapındaki protesto gösterilerinde avukatlar da dahil olmak üzere pek çok öğrencinin ve vatandaşın gözaltına alınması şeklinde gelişen, kamuoyunun da yakından takip ettiği konuları Çanakkale Barosu olarak takip etmekteyiz. İstanbul Barosu Başkanı Av. Prof. Dr. İbrahim Kaboğlu ve yönetim kurulu üyeleri amaç dışı faaliyette bulunduklarından bahisle soyut iddialarla hukuka aykırı bir şekilde görevden alınmıştır. İstanbul Barosu nezdinde alınan bu karar, savunma hakkını ve baroların bağımsızlığını doğrudan hedef almaktadır.

Baroların katılma talepleri usule ve yasaya aykırı bir biçimde benzer mahiyette oldukları görüldü denilerek reddedilmiş, anayasaya aykırılık iddiaları incelenmemiştir. Baro yönetimlerine yönelik bu tür müdahaleler yargı bağımsızlığına ve seçilme hakkına müdahale niteliğindedir. Seçimle gelen seçimle gider. Buradan toplumun bütün kesimlerine sesleniyor ve sağduyu çağrısında bulunuyorum. Öğrenciler bizim evlatlarımız kardeşlerimiz. Polis de bizim kardeşimiz herkes görevini yapıyor. Adaleti sağlamanın birinci koşulu yargı bağımsızlığı ve hukuk güvenliğinin tam manasıyla tesis edilmesidir. Yargının araçsallaştırıldığı ve siyasallaştırıldığı bir ortamda, adaletin  olmadığı bir yargı düzeninde, şeffaf olmayan, sorgulanmayan bir yargı düzeninde insan hak ve özgürlüklerinden, ifade özgürlüğünden, temel hak ve özgürlüklerden bahsetmemiz mümkün değildir.  Fakir ya da zengin, güçlü ya da güçsüz olduğuna bakılmaksızın bu gün bu ülkede özgürce yaşayabiliyorsak, bugün bu ülkede inancı ve mezhebi ne olursa olsun herkes idareci, yönetici, memur olabiliyorsa bunu bu ülkeyi kuran ulu önder Mustafa Kemal Atatürk’e borçluyuz. Avukatların ve savunma mesleğinin bir meslek olmaktan öte hukuk dışı uygulamaların her zaman karşısında durmak zorunda olduğu, barolarla avukatlara tarihi sorumluluk atfedildiği zamanlardan geçiyoruz.

Geçtiğimiz günlerde halen TBB delegesi olan ve İzmir Barosu önceki dönem Başkanlarından Av. Özkan Yücel’in de 4 gün hukuki bir gerekçe olmadan gözaltına alındığını, farklı illerde farklı meslektaşlarımız hakkında da gözaltı kararları verildiğini biliyoruz. Avukatlar savunma görevini icra ederler. Adliyelerde sorguya girerler ve duruşmalara katılırlar. Avukatların özgürlüklerinin kısıtlanması demek, vatandaşın savunma hakkının da kısıtlanması demektir. Bu süreçte avukatların hukuki destek vermesinin engellenmesi, zorlaştırılması düşünülemez, müdafilik görevini yapan avukatlara yönelik haksız müdahaleleri ve gözaltıları da kabul etmemiz mümkün değildir. Barolar susarsa avukatlar susar. Avukatlar susarsa savunma susar ve adalet diz çöker. Biz avukatlar insan hak ve özgürlüklerine, hukukun üstünlüğüne ekmek gibi su gibi inanmışlarız.

“Gençlerimize Sesleniyorum”

Buradan gençlerimize sesleniyorum. Bu ülkenin umudu ve geleceği sizlersiniz. Cumhuriyeti kuran nesillerden aldığımız emaneti yaşatacak ve yükseltecek olan sizlersiniz. Biz ülkemizde insanların gelecek kaygısı duymadan yaşamasını istiyoruz. Gençlerimiz bizim geleceğimiz. Biz gençlerin yurtdışında yaşama hayalleri kurmasını değil, kendi ülkeleri ve vatandaşları için faydalı olan ne varsa o yolda ilerlemelerini istiyoruz. Hepinizi en derin sevgi ve saygılarımla selamlıyorum.”

Tüm Hakları Saklıdır. | Renowtech