Cep telefonu kullanımının daha yaygınlaşmadığı zamanlarda haberleşmelerin çoğu ankesörlü telefonlardan yapılıyordu. Bu devir artık tamamen sona erdi. Kentin bazı noktalarındaki ankesörlü telefon kulübeleri artık hiç kullanılmıyor ve kaderine terk edilmiş durumda.
Haberleşme insanlık tarihinde çok önemli bir yere sahiptir. Çok eski çağlardan beri insanlar birbirleri ile haberleşmek için yüzlerce metot kullanmıştı. Haberleşme teknolojisinde, konuşmaları açıkça aktaran ilk telefon aleti, Alexander Graham Bell ve Charles Sumner Tainter tarafından geliştirildi. İki bilim insanı, bu aygıtla ilk başarılı denemeyi 15 Şubat 1880 günü gerçekleştirdi.
O günden bu güne kadar haberleşmede büyük bir hızla gelişti. 1990’lı yıllarda halk arasında ev telefonlarının ardından cep telefonları insan hayatına hızla girdi.
O yıllarda cep telefonu olmayan birçok vatandaş ankesörlü telefonlarla haberleşiyordu. Bu telefonlar önce jeton ile kullanılmaya başladı daha sonra kartlı sistem ve kredi kartı ile de kullanıldı.
Ankesörlü telefon kulübeleri özellikle, otogar, resmi kurumlara yakın noktalarda, halkın yoğun olduğu yerde bulunuyordu. Günümüzde artık herkesin akıllı telefonu var. Haberleşmede hiç kimse artık ankesörlü telefon kullanmıyor.
“Artık Sadece Görüntü Kirliliği Oluşturuyor”
Çanakkale merkezde de birçok noktada bulunan ankesörlü telefon kulübeleri artık kaderine terk edilmiş atıl durumda. Bu telefon kulübelerinden bazıları Aygaz Kavşağı yanında bulunuyor. 4 adet kartlı telefon kulübesinin hiçbiri çalışır durumda değil ve sadece görüntü kirliliği oluşturuyor.
Ankesörlü Telefon Kulübeleri Hakkında:
Ankesörlü telefon, ücret yerine geçen herhangi bir jeton, telefon kartı veya kredi kartı kullanılarak konuşma yapılan umumi telefon türü. Genellikle telefon kulübesi ile donatılır. 1891 yılında William Gray jetonla çalışan telefonun patentini almıştır. 1920’de İngiliz Genel Posta Dairesi ankesörlü telefonu halka sundu.