Bir zamanlar, küçük bir köyde yaşayan Ayşe adlı bir anne, çocuklarına sağlıklı ve lezzetli yemekler yapmaya karar verdi. Köydeki mevsimlere uygun olarak farklı tarifler deniyordu, ancak çocukları için en sevdikleri çorba tarifi henüz bulunmamıştı. Ayşe, çocuklarını sağlıklı beslemek ve onlara enerji veren bir çorba yapmak istiyordu. Bir gün, köydeki komşularından biri Ayşe’ye lezzetli ve besleyici bir çorba tarifi önerdi: “Tarhana Çorbası”. Komşusu, tarhananın içeriğinde bulunan tahıl, sebze ve yoğurtun çocuklar için harika bir enerji kaynağı olduğunu söyledi. Ayşe, çocuklarına bu çorbayı hazırlamaya karar verdi. Ayşe, köydeki pazar yerinden en kaliteli tahılları seçti. Ardından, renkli sebzelerle çorbayı renklendirdi ve yoğurt ile lezzetlendirdi. Yavaş yavaş tencerede kaynayan tarhana çorbasının muhteşem kokusu tüm köyü sardı. Çocukları, annelerinin mutfağında harika bir şeyler olduğunu hissettiler. Mutfaktan gelen lezzetli kokular, onları bir araya getirdi. Ayşe, çocuklarına masaya oturmalarını söyledi ve sıcacık tarhana çorbasını tabaklarına servis etti. İlk kaşık alındığında çocukların yüzlerinde bir gülümseme belirdi. Tarhana çorbasının lezzeti onları büyüledi. Tahılın çıtır çıtır dokusu, sebzelerin tazeliği ve yoğurdun hafif ekşiliği, çocukları için vazgeçilmez bir çorba haline getirdi. Ayşe, çocuklarına sağlıklı ve lezzetli bir çorba alternatifi bulmuştu. Tarhana çorbası, o günden sonra onların favori çorbası haline geldi. Çocuklar, her defasında bu özel çorbayı yediklerinde, annelerinin sevgisiyle pişirilmiş bir hikaye gibi hissettiler. Ve böylece, Tarhana Çorbası, küçük köydeki çocukların ve ailelerinin sofralarında sevgi ve sağlıkla birlikte yer buldu. Ayşe’nin mutfak masalları, çocuklarının kalplerinde sıcak bir iz bıraktı, ve bu güzel tarif, bir aile geleneği haline geldi.
Elçin Durmaz