Hayat bize birçok deneyim yaşatıyor. Nasıl hayatınızın tümünü bir romanda, bir kitapta anlatamazsanız, hayatınızın tümünü de tek bir hikâyeye bağlayamaz, kendinizi tek bir hikâye üzerinden tanımlayamazsınız. Hayatınızın hikâyesini yazarken, bu hikâyeyi hangi anılardan anlatacağınız sizin tercihinizdir. Başka anıları seçerek kendime yeni bir hikâye yazdığımda ise çocukluğundan beri yapmak istediği tek şey kitap yazmak, yazmayı başkalarıyla paylaşmak için alan açmış, yürüyüş yapmayı seven, yüzmeyi seven ya da dans ederek hareket eden, her daim masasında boyaları, fırçaları, kalemleri olup, kendini iyi hissetmek istediğinde resim yapan bir karakter çıkıyor. Başarı çok göreceli bir şey ve dünyada hiçbir şey tek bir hikâyeden oluşmamıştır. Yaşamlarımız katmanlıdır. Başarısızlık gibi gelen her anın içinde mutlaka başka bir alanda gizli bir başarı vardır. Anlatılmamış hikâyelerimizin izlerini o gölgelerde saklanan anılarımızın içinden çıkartmak ve hikâyemizi yeniden yazmak, farklı hikâyelerin kahramanlarının olduğunu görmek… Bu hem kendimizi sevmeye, değer vermeye, hem de başkalarına şefkat ve merhamet ile yaklaşmamızı sağlayan bir seçenek olur. Seçtiklerimiz ya da seçmediklerimiz olur sadece…