Nöbetçi Eczaneler
Prof. Dr. Esergül Balcı
Her Kurban Bayramı’nda olduğu gibi istisnasız olarak, kurbanlıklara eziyet, onları kesenlerin kendilerini de kesmesi, ortalığın kan gölü olması, artık bilindik, rutin manzaralar.
İnsanların kurban keserken kendini yaralaması, bana sanki eziyet gören kurbanlıkların öç alması gibi geliyor.
Kurban Bayramının en iyi yanı ise et yüzü görmeyenlerin etin tadına varması.
Varsıl kesim zaten tatil yörelerinde gününü gün ediyor. Onlara göre hava hoş, her şey güllük gülistanlık. Ah şu yollarda bir de tatile giderken kazalar olmasa. Onlar da rutin, bilindik manzaralar bizde. Zaten adı üstünde kazalı bayram. İsmiyle uyumlu hale getirmesek olmaz. Kazalar da Allah’ın emri.
Ancak Dünyanın diğer ülkelerinde böyle kazalar olmuyor, olunca da yer yerinden oynuyor. Bizde adı üstünde kaza. İnsan faktörü önemsiz. Kazada yaralananın kendini tedavi eden doktoru dövmesine ne demeli?
Bir yanda da vekaletle kurban kesmeye çalışanların dolandırılması olayları var. Dini bayram törenleri bile insanları dolandırmak için ahlaksızlara fırsat veriyor. Bozuk etler mi dersiniz, kokmuş salamlar mı dersiniz, yok yok, her türlü olumsuzluk çok.
Tüm bunlar ülkemizdeki değerler yozlaşmasını, insan kalitesini bir kez daha ortaya koyuyor. Elimizdeki insan malzemesi bu. Okumayan, irdelemeyen, kolaycı kişilikler. Seçtiği yöneticilerin de böyle olması doğal elbette.
Şimdi herkes suçu eğitime ve eğitimcilere atacak, ancak konu o kadar basit değil. Sorun ülkede uygulanan tüm politikalarla ilgili, eğitim politikası bunun sadece bir kısmı ama en önemlisi. Bu böyle biline!
