Çanakkale’nin köklü otellerinden olan Truva Otel’in restoranı artık yeni bir isim ve yeni bir konsept ile adeta yolculuğunda yepyeni bir sayfa açtı. Truva’nın son kralı Priamos’un ismi verilen restoranda, kahvaltıdan akşam yemeğine, tamamen Çanakkale bölgesinin ürünleri kullanılıyor. Yerel ürünlerle, tarihin bir anlamda harmanlandığı Priamos kapılarını açarken, şefler ile bugün basın mensupları ve davetliler buluştu. Tadım günü etkinliği oldukça dikkat çekerken, Priamos’un zengin menüsü ise kendisine hayran bıraktırdı.
Çanakkale’nin köklü otellerinden Truva Otel’in restoranı artık Priamos ismi ve yepyeni bir konsept ile hizmet verecek. Çanakkale bölgesindeki kooperatiflerden ve üreticilerden temin edilen malzemeler ile farklı bir menü hazırlanırken, kahvaltıdan, akşam yemeğine parola yerellik oldu. Yerel lezzetler bir anlamda tarih ile harmanlanıp, Priamos’ta vatandaşlar ile buluşacak.
Şefler ile mini söyleşi
Bugün Priamos’ta gerçekleşen tadım etkinliğine Şefler; Eyüp Kemal Sevinç, Ramazan Uzun, Burak Kadir Barış, Aydın Bozkurt, Ali Güneş ile basın mensupları ve davetliler buluştular.
Davetlilerden tam not
Şeflerin hazırladıkları başlangıç, eşlikçiler, ara sıcaklar, ana yemekler ve tatlı tadımı yapıldı. Deniz ürünleri ile iddiasını ortaya koyan Priamos’un mutfağı, davetlilerden tam not aldı.
“Bu otelde hatırası olmayan yoktur diye düşünüyorum”
Ünlü Şef Eyüp Kemal Sevinç, Priamos’un konsepti ile ilgili yapmış olduğu bilgilendirmede, “Büyük Truva Otel Çanakkale’nin en eski otellerinden bir tanesi. Buranın hem geleneksel hem de yenilikçi yüzü. Bu otelde hatırası olmayan yoktur diye düşünüyorum. Kiminin nişanı, kiminin düğünü, kiminin hatırası var. Ben uzun yıllardır bu bölgeye geliyorum. Son 4 aydır daha sık gelip, gidiyorum.
“Truva’nın son kralı Priamos’un ismini, restoranımızın ismi olarak belirledik”
Büyük Truva Oteli ile bir işbirliğine başladık. İlk önce restoranımızın yüzünü değiştirdik. Evet, otelimiz geleneksel bir yüz bizler de bir konsept çalışması yaptık. Gastronomi ile ilgili fikirlerimi aktardım. Yönetim ile birlikte yeni bir restoran oluşturalım fikri doğru. Uzun uğraşlar ve beyin fırtınaları sonucunda, Truva’nın son kralı Priamos’un ismini, restoranımızın ismi olarak belirledik.
“Bölgenin coğrafi koşulları ve yine tarihi ile birleştirdik”
Bunu belirlerken de bölgenin coğrafi koşulları ve yine tarihi ile birleştirdik. Otelin ismi Truva olduğu için restoranımızın ismi de Truva tarihi ile doğrudan ilgili olsun istedik.
“İlçelerimizdeki kooperatifleri ve üretimleri menümüzde değerlendirdik”
Coğrafya bizim için çok önemli. Tüm dünyada gastronomi biraz daha gelenekselleşmeye ve yerelleşmeye başladı. Son 10 yıldır birçok ünlü restoran kendi coğrafyasındaki ürünlerden menülerini oluşturuyor. Bu lezzeti ve tazeliği de beraberinde getiriyor. Bizde buradan yola çıkarak, kendi coğrafyamızda bulunan üreticilerle iletişime geçtik. Tohum Takas Şenliği’ne katıldık. Ziyaretler ve incelemeler yaptık. İlçelerimizdeki kooperatifleri ve üretimleri menümüzde değerlendirdik.
“Kahvaltı ürünlerimizi çevremizdeki üreticilerden alıyoruz”
Kahvaltı ürünlerimizi çevremizdeki üreticilerden alıyoruz. Priamos serpme kahvaltıya başladık. Özellikle serpme kahvaltı hafta sonları yoğun ilgi görüyor. Dünya mutfaklarından lezzetler de sunacağız.
“Konseptimizin özü ve teması yerelliktir”
Çanakkale’nin coğrafyasında yetişen ürünlerden oluşan mezeler, akşam yemeğimizde olacak. Ustalarımızla işbirliği yaparak, herkes kendi alanında hizmet veriyor. Misal Aydın ustamız balık konusunda çok iyi. Konseptimizin özü ve teması yerelliktir. Yerel ürünlere ağırlık veriyoruz” ifadelerini kullandı.
Tunahan Ünsal