Hükümet ne yaparsa daha fazla oy getirecekse onu uygulamaya koyuyor.
EYT çıktı, vergi affı geldi, emekliye ilave zam yapıldı.
Fakat deprem nedeniyle öğrencileri zor şartlardan kurtaran ve uzaktan eğitime geçilen sistem Nisan başında kaldırılacak.
Tam da vize döneminde yüz yüze eğitime geçilecek.
Öğrenciler yeniden üniversitelerinin bulunduğu şehirlere gitmek zorunda kalacak.
Yatacak, ders çalışacak yer, yol, yemek parası gibi dertleri şimdiden düşünmeye başladılar.
6 Şubat depremleri nedeniyle üniversiteler uzaktan eğitime geçmiş, öğrenciler gece yarısı yurtlarından atılmış ve yerlerine Suriyeliler yerleştirilmişti.
Aileler de çocuklarıyla birlikte perişan olmuştu.
Uzaktan eğitimle geçen 2 ayın ardından yüz yüze eğitim tekrar başlayacak.
İyi de deprem olmayan illerde neden uzaktan eğitime geçilmişti, şimdi neden yüz yüze eğitime geçiliyor?
Deprem yaşanan illeri anlayabiliriz. Peki olmayan illerde bu uygulamanın gerekçesi neydi?
İşte burası zurnanın zırt dediği yer.
Çünkü Z kuşağı denen ve çoğu AKP iktidarında doğan/büyüyen gençlik değişim istiyor.
Pek çok araştırmaya göre, iktidar partisi ve ortağının ilk kez oy kullanacak 7 milyona yakın gençlikteki karşılığı sadece %25.
7 milyon oy günün sonunda %13 demek. Bunun %25’i 1.75 milyon oy ediyor.
Yani 5 milyon genç oyunu muhalefete vereceğini söylüyor.
2018’de CHP’nin toplam oyu 11.3 milyondu.
Hükümet yüz yüze eğitime geçerek gençleri kayıtlı olduğu şehirden başka bir şehre gitmeye zorluyor.
Seçim günü dönüp oylarını kullanabilirler elbette.
Fakat aç karnına yaşayan üniversite gençliği uçak veya otobüse ödeyecek parayı nereden bulacak?
Üstelik 14 Mayıs ve devamı üniversiteler için final zamanı demek.
Bu şartlarda üniversite öğrencilerinin oy kullanmaya gitmesi pek mümkün değil.
Partilere şimdiden büyük görev düşüyor. Bu konu asla ihmal edilmemelidir!