Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Fay, kolon, moloz

Bugünlerde en çok kullandığımız

Bugünlerde en çok kullandığımız kelimeler oldu. Bu üç kelimenin arasına insanlar, canımız kanımız akrabalarımız, sevdiklerimiz yerleşti. Bu üçlünün içinden çıkan birkaç mucize can dışında hiçbir şey bizi mutlu etmedi. Milyonlar evsiz yurtsuz kaldı. Milyonlar göçmen oldu. O bölgede depremi birebir yaşamayanlar, önce dayanışma göstererek maddi manevi acılara ortak oldular. Sonra kendi evine, yurduna bakıp, aynı ihmallerin varlığını sorgular oldular. Hepimiz aynı sonuca vardık. Evet bizde kolonları kesilmiş yerlerde yaşıyor veya çalışıyoruz. Alışveriş yapıp, çocuklarımızı o binaya eğitim veya sosyalleşmesi için gönderiyoruz.

Suçlu fay hatları mı? Kolonlar mı? Yoksa yer çekimine yenik düşen molozlar mı? Yoksa aramızdaki sinsi planlarını uygulayarak para kazanmaya çalışan vatandaşlarımız mı? Her türlü kuralsızlığı yapıp, üstünü “ekmek parası için, ekmeğimizin peşindeyiz” diyerek kamufle edenlere hepimiz her gün şahit oluyoruz. Kendilerine göz yumarak kefil oluyoruz. En küçük kuralsızlıktan, en büyük yasa dışı faaliyete kadar olanlara, kişisel desteğimizi hemen çekmezsek bu molozlar bize daha çok yıllar boyunca mezar olacaktır. Ev sahibi olma hırsıyla değeri olmayan yerlere milyonlar saçan vatandaşlarımız olduğunu biliyoruz. Bunların pek çoğunun birinci değil, pek çok evinin üstüne, yenilerini katanlar olduğunu da biliyoruz. Ülkenin ekonomik gerçekleri sanayi ve üretim yapan girişimcilerin değil, çimento ve inşaata yatırım yapanların başarılı olduğunu ispatlar. İşte arada bir deprem kazaları olur ama kaybeden sadece o molozların altında kalanlardır. Zaman içinde o küçük azınlık yatırımlarına kaldığı yerden devam ederler.

Tüm kentlerdeki mimari yapı birbirinin benzeri olmuş. Bu ülkenin mimarları mı kısır? Mühendisleri mi, yoksa müteahhitleri mi? Deprem gerçeği gösteriyor ki yapıların hepsi moloz yığını. Bunu nasıl söylüyorum, Google earth uygulamasını bilgisayarda açıp, bakarsanız deprem yaşayan kentlerin depremin ilk sıcak günlerindeki uydudan çekilmiş görüntülerini bulabilirsiniz. O evlerin üzerinde arama kurtarma çalışmaları yapıldığı anları görebilirsiniz. Aynı sokakların üzerine, ekranın sağ alt köşesindeki yürüyen adam sembolünü sürüklerseniz, geçmiş yıllarda çekilmiş, sokak görüntülerine geçiş yaparsınız. Molozların nasıl binaya dönüştüğünü ve insanların sokaklarda yürüdüklerini görüyorsunuz. Keşke bu sihir gerçek olsa. Merakınız sürerse bir de yaşadığınız bildiğiniz sokaklara bakıyorsunuz ve o molozların ayakta durduğu zamanların, aynı bizim sokaklarımıza benzediğini fark ediyorsunuz. Konuya zorlama bir benzetme yapacağım ama siyasi liderlerimizin bugünlerde kendi ikballeri için kestikleri kolona getireceğim. Ülkenin siyasi yapısı da ekmeklerinin peşinde oldukları için kestikleri kolonlar üzerine kat çıkılmış çok katlı binalara benziyor. Altılı masanın kestiği kolonlar yerine oturunca yaşananlara bir yorum yapabileceğiz. Ya molozlar kazanacak ya da fay hatları. Kolonların kazandığı bir ülkeye daha çok uzağız.

 

Tüm Hakları Saklıdır. | Renowtech