Boyunduruğun altından kalkmamıza, az kaldı.
Susuyoruz, gözlüyoruz.
Salak olduğumuzu sanmayın.
Sadece salağa yatmış gözüküyoruz.
Biz aslında, delikanlı yutkunmasını tekrarlayıp duruyoruz.
Siz bir türlü anlamıyorsunuz.
Aklımızla alay ediyorsunuz.
Sanki biz, sizin ne halt ettiğinizi bilmiyoruz.
Kiminiz, kirman örer gibi çevirdiğinizi sanıyorsunuz bizi.
Hiç de öyle değil.
Siz, bizi çevirmiyorsunuz.
Kendiniz dönüp duruyorsunuz.
Sanmayın ki bizler salağız.
Kiminiz, yardımcı ayaklarına yatıp, milyonları cebine indiriyor.
Kiminiz kooperatifçiyiz deyip milletin kanını emiyor.
Sorarsınız biz salağız, öyle mi?
Hanginiz bir gün, kent otobüslerine binip bakiyenin yetersiz sesini duydunuz.
Hanginiz bir gün olsun rafların arasında hayranlıkla bekleyen çocuğunuzu, parasızlık yüzünden,
Alelacele elinden tutup dışarı çıkardınız.
Halk adına iş yapıyoruz diye milyonluk makam araçlarına binip caka satıyorsunuz.
Salak değiliz, Aklımızla alay etmeyin.
Ne rüşvetler yediğinizi biliyoruz.
İspat etmek mi?
Eşyaların dili vardır.
Emekle mi, alın teriyle mi, miras yoluyla mı,
Yoksa rüşvetle mi geldiğini anlatır bize.
Mal varlığınıza bakın, aldığınız maaş ile kıyaslayın.
Bizim aklımızla dalga geçmeyin lütfen.
Salak değiliz biz.
Yaşam koçunuza açtığınız iş alanlarını, kadroları biliyoruz.
Hatta öyle ileriye gittiniz ki
Yaptıklarınızı, yaşantınızı görünce
Bizim kusasımız
Duyulunca da sizlerin
S.çası gelecek.