Ülkenin A’dan Z’ye istatistiklerini tutan, göçten, nüfusa, yeni doğan bebekten, araç sayısına her türlü istatistik TÜİK’de mevcut.
Adı istatistik kurumu olunca da enflasyon verileri de haliyle TÜİK’in üstüne kalıyor. Özellikle Ocak ayında açıklanan enflasyon oranı ise çok sayıda memurun, memur emeklisinin, emeklinin maaşını belirliyor.
Markete gittiğimizde hemen hemen her hafta etiketler değişirken, açıklanan enflasyon oranı nasıl oluyor da yıllık bazda 64,27 oluyor. Süt, peynir, yumurta gibi ürünler durduğu yerde durmazken, TÜİK nasıl oluyor da ya durduğu yerde duruyor, ya da düşüş gösteriyor. Hayır, istatistiki veri elde etme yöntemi nedir? Neye dayanarak, hangi bilimsel veriler ve metotlar ışığında, milyonlarca vatandaşın hayatı sadece bir kamu kurumu tarafından şekillendirilebilir.
Sadece bu değil! TÜİK ile birlikte son zamanlarda hayatımıza giren bir de ENAG var. Bağımsız iktisatçılar… ENAG, TÜİK yıllık enflasyonu 64,27 olarak açıklarken, yıllık enflasyonu 137,55 olarak açıkladı. Kime inanacak vatandaş? Eldeki iki veri arasında dünyalar var. ENAG’a göre maaş belirlense, ortaya çıkacak olan tabloyu siz düşünün.
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun kapısından içeri giremediği ve o gün orada yaptığı basın açıklamasından sonra artık gözler tamamen TÜİK’in üzerinde. Aynı TÜİK ise memurun ve memur emeklisinin maaşının belirlenmesinde kıstas alınacak son 6 aylık enflasyon oranını yüzde 15,39 olarak açıkladı.
Sonrasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Ankara’da Sözleşmeliye Kadro Şöleni programına katıldı. Yapmış olduğu açıklamada memur ve emekliye yüzde 25 zam yapılacağını açıkladı.
Öyle bir istatistik var ki hayatı ev alışverişi için marketlerde geçen vatandaşların anlamakta zorluk yaşayacağı cinsten. TÜİK’e göre Aralık ayında enflasyon aylık 1,18’lik bir artış gösterdi. Geçen aydan bu aya aldığınız ürünleri düşünüp, fişlerini karşılaştırdığınızda ortaya çıkan tabloyu sizler çok rahat bir şekilde hesaplayabilirsiniz.
Ülkenin istatistik kurumu ile ülkenin fertleri, yani Devlet Millet içindir anlayışı ile Devletin asıl sahibi vatandaşın arasındaki uçurum kilometrelerce açıldı. O uçurumun üzerindeki ince tahta köprüde ise şüphesiz emekliler bulunuyor. Uçurum büyük, düşme korkusu ise derin!