Orta Asya’da yaşayan eski Türk akrabalarımızın yılın en kısa günlerine denk gelen 22 Aralık’ta “Nardugan” bayramını, Hristiyan dünyasındaki Noel’e benzer şekilde kutlanması çok ilgi çekici. Mesela çam ağaçlarının süslenmesi ve hediyeler bırakılması ve dileklerin yazıldığı renkli süslemeler kullanılması sanki aynı kutlamanın farklı kültürlerde isim değiştirmiş hâli gibi.
Nardugan bayramının günümüzde bazı Türk boylarında hala kutlandığını biliyoruz. Kutsal kabul ettikleri hayat ağacı veya Akçaçam üzerine dilekler yazılan kurdeleler bağlıyorlar. Yaşlıları ziyaret ediyorlar ve çocukları hediyelerle sevindiriyorlar. Akçaçam ağacının altında toplanıp şarkılar söyleyerek kışın en uzun gecesinden sonraki ilk dolunayda kutluyorlar. İnançlarına göre karanlığı ve kötülüğü simgeleyen gecelerin, iyiliği temsil eden gündüzle savaşı yıl boyunca sürmektedir. Nardugan bayramından sonra gündüz geceyi yener ve güneş her geçen gün daha uzun ışıldar. Yeni yıl başlar. “Nar” kelimesi güneş olarak hala kullanılmaktadır. “Dugan” ise doğan anlamına gelir. “Doğan güneş” olarak Türkçeye çevirebiliriz. Nardugan bayramının tarihçesi konusunda eski Türk kaynaklarında tam olarak yazılmış bir kanıt bulamayan bazı araştırmacılar, böyle bir bayram kutlanmıyordu diyerek reddetmektedir.
Türklerin en bilinen geleneksel bayramı “Nevruz bayramı” 21 Mart günü yani gündüz ve gecenin eşitlendiği günde kutlanmaktadır. Aynı şekilde 21 Haziran ve 21 Eylül günlerini de Türklerin bayram olarak kutladığı söylenmektedir. Eğer bu tarihlerde, bayramlar eski Türk akrabalarımız tarafından kutlanıyorsa Gök Tanrıya inanılan İslamiyet öncesi dönemde astronomik olayların yıl boyunca gözlemlenerek, ekinoks günlerinin toplum tarafından bayram havasında geçirildiği gösteriyor.
Bazı araştırmacılar, Noel bayramının Türklerle ilişkili komşu Hristiyan halklarını etkilediği ve başka bir efsaneye çevirerek kutladığına inanıyorlar. Milattan sonra 325 yılında yapılan İznik konsülünde 25 Aralık’ta İsa’nın doğduğu kabul ediliyor. Ama bu doğum günü için ağaçları süslemek 1000 yıldan fazla zaman geçtikten sonra yapılmaya başlanıyor. Noel baba veya Aziz Nikolas Patara’da 3. yüzyılın ortalarında doğmuştur. Akdeniz ikliminden dolayı kar görme ihtimali hiç yokken, kızağıyla Noel günlerinde hediyeler dağıttığına, yine yakın zamanda kuzey ülkelerinde inanılmaya başlıyor. Bu gelenek öyle sempatik gelmiş ki şimdi tüm dünya toplumlarında yer etmiş. Efsanelere, pagan dinlere veya Hristiyan inançlarına, zayıf kanıtlarla bağlı olarak kutlanan bu en kısa günlerin sonunu ilan eden tarih, hepimizin içinde kış günlerinde sevinç ışıklarının doğmasına sebep oluyorsa ne mutlu bizlere. Nardugan bayramı kutlu olsun.