İktidar oy kaybedişini sürdürürken, ekonomik olarak vatandaşlar ise iyice kıskaca girdi. Yüksek enflasyon ve alım gücünün düşmesinin etkisi özellikle medyada, muhalefetin söyleminde etkisini yitirirken, asgari ücret ile evlerin kiraları baş başa geliyor. Vatandaşın başımı sokacak bir evim olsun söylemi, artık piyangoyu tutturursam bir ev alırıma dönüştü. Ev hayal olmayı geçti, kiralık daire bulup, evi geçindirmek dahi zanaat oldu.
İcra dosyalarındaki artış her geçen gün artarken, kredi kartları ise patlamak üzere. Muhalefet ise ekonomik söylemlerini başörtüsüne çektiğinden beri, günlerdir “Yapabilirler mi? Başarabilirler mi?” söylemlerini iyice endişeye sürükler oldu.
Sokakta, çarşıda, pazarda AK Parti’nin oyu 35’in üzerinde diyen neredeyse çok az. Öte yandan CHP 25’i geçer diyen de bir o kadar az. Hem muhalefet hem iktidar söylem üretmekte zorlanırken, Hükümet vites arttırmaya başladı.
İktidarın konut hamlesi, EYT çıkışı, memura dolgun maaş, asgari ücretliyi rahatlatacağız söylemleri vatandaşta karşılık buldu. Ekonomik olarak musluğun ağzını açmaya hazırlanan iktidar tekrar yüzde 40’ları zorlayacak mı göreceğiz ancak muhalefet bloğu ise tam anlamıyla kısır döngünün içerisinde savruluyor.
CHP, 2019 yerel seçimlerinden sonra yakaladığı rüzgarı ve Kılıçdaroğlu’nun atak siyasetinin meyvelerini toplamaya başlamıştı. Kılıçdaroğlu belki Cumhurbaşkanı olmamalı ama partiyi şu anda tek başına sırtladı götürüyor diyenlerin sayısında artış yaşanıyordu ki tam anlamıyla başörtüsü çıkışına kadar.
Kılıçdaroğlu’nun başörtüsü ile ilgili yasa çıkışına, Cumhurbaşkanı Erdoğan Anayasa kartını oynadı ve kısır tartışma CHP lehine daha başlamadan bitti. CHP kontraya çıkayım derken, deyim yerindeyse kendi kalesinde gol yedi.
Dezenformasyon yasasının oylamasına birçok CHP’li vekil katılmazken, vatandaşlar ise vekil maaşı alan, görevi milleti, Meclis’te temsil etmek olan vekillerin nerede olduğunu sorguluyor.
Bir diğer tarafta ise İYİ Parti…
Kurulduğu günden bu yana iyi bir çıkış yakalayan, oyunu her geçen gün arttırmaya çalışan ve 5 yıl içerisinde sokakta karşılık bulan parti sadece Meral Akşener’in omzunda duruyor. Akşener tek başına partiyi sırtlarken, özellikle esnaf ziyaretleri, mahalle mahalle vatandaşlarla görüşmesi ile gönüllerde taht kurdu. İl teşkilatlarının Akşener’in hızına yetişememesinden ötürü parti istediği çıkışı bir türlü yapamazken, hala özellikle kırsal bölgelerde oy ümidini koruyor.
Siyaset, STK’lar, odalar ekonomik kıskaca girerken, herkes 2023 genel seçimlerine kilitlendi. Bir yanda geçim derdinde, her geçen gün ekonominin altında biraz daha ezilen vatandaşlar diğer yanda çıkış arayan siyasiler…