İş kazaları ile kaybedilen hayatlar, önce ailelerin yüreğine sonra tüm Türkiye’nin içine kara bulut gibi çöktü. Önce küçük bir ilan okudum İnşaat mühendisleri odası “Acımız büyük, genç bir meslektaşımızı kaybettik” yazıyordu. Ölen mühendis daha stajını yaparken 15 Ağustos’ta Ankara’da fırtınaya bağlı olarak üzerlerine inşaat kalıpları düşen üç stajyer mühendis öğrenciden Emre Çetin’di. Yoğun bakımda iki ay mücadele etmiş ama hayatını kaybetmiş. Aynı kazada stajyer arkadaşı Taha Öztürk daha o gün hayatını kaybetmişti. Taha ilk işe başladığı gün ölmüştü. Haberlerde yer alabilmişti ama Emre’nin ölümü üzerinden zaman geçtiği için haberleştirilmedi. Genç insanları hayattan koparan bu ölümlü iş kazaları beni derinden etkilemiş ve aklımdan çıkmıyorken, televizyon canlı yayınları Amasra’ya bağlanmaya başladı. “Eyvah ne zamandır maden kazası haberi almıyorduk” dedim. İlerleyen saatlerde 41 işçinin grizu patlaması sonrası ölüm haberleri geldi. Yaralıların iyileşmesini ve ailelerine kavuşmalarını diliyorum.
Ülkemizde her yıl 2000 ve üzerinde çalışan hayatını kaybediyor. Genel olarak genç yaştaki tecrübesiz işçiler ölüyorlar. Daha fazlası ise çalışamayacak kadar ağır yaralanıyor. İş güvenliği önlemleri yetersiz ve göstermelik uygulanıyor. Devlet iş yerlerinde yeterince iş güvenliği önlemlerinin uygulandığını kontrol etmiyor. Çalışanların geçim dertlerine birde kazalar, tehlikeler ekleniyor. Çalışma hayatında insanlar kendilerini yalnız hissediyor. Onları koruyan bir güvenli liman yok. İş veren üretimi hızlandırmak için yaptığı baskıyı artırıyor, iş güvenliği için alacağı tedbir malzemeleri ve eğitim çalışmalarına bütçe ayırmıyor. Madenlerde gaz kaçakları olabileceğini bilen işletmeler, erken uyarı sistemlerini geliştirmek ve sağlam tutmak yerine, çalışanların başındakilere üretimi artırın emri yağdırıyor.
Bu ayın başında Çalışma bakanlığı müfettişlerinden iki tanesinin işinin başında eğlence mekânında müzik yapan Onur Şener’i katletmesini de yaşadık. Öğrendik ki müzik emekçileri bu tür tartışmaları sık yaşıyorlar ve darp ediliyorlar. İş müfettişlerinin iş kazalarının önlenmesinde önemli etkileri var. Yaptıkları denetimlerde iş yeri sahiplerinin tedbirsizliklerini işi durduracak şekilde cezalandırsa, birkaç yıl işler durur ama dersini alan kurumlar ilk önce iş yeri ve işçi güvenliği sonra üretim ve karlılık demeye başlarlar. Her gün iş başında hayatlarını kaybedenlerin artık duyulmayacağı günlerin gelmesini istiyoruz.