Yabancı hakem

Yeni futbol sezonunda, yabancı hakem konusu gündeme gelmişti. Hakem hataları, o kadar büyük boyutlara ulaşmıştı ki, bu tedbir mecburi hale gelmişti. Örneklerle anlatalım. Takımlarımızın Avrupa müsabakalarında, hakemle ilgili herhangi bir problemleri olmuyor. Kimse hakemlerden yakınmıyor. Ancak iş yerli hakemlerimize geldi mi, sıkıntı başlıyor. Kayserispor Trabzonspor müsabakasını hatırlayalım. Kulüp başkanı hanımefendi, müsabaka sonrası şunları söylemişti.”.Hakem maçı bir takımdan alıp, ötekine verdi”.Bu yakınmaları, diğer kulüplerden de duyuyoruz. Nitekim.,Trabzonspor un Avrupa müsabakalarında, başarılı olmaması da bunu destekliyor.Kasımpaşa maçı berabere bitti.Futbolcular, kendilerin yerden yere vurup, penaltı beklediler. Olmadı. Yani hakemle kazanamadılar. Türkiye’de yaşanan hakem yanlışları, kamuoyunda, hatadan öteye algılanamaya başlandı. Hataya evet. Ancak bir takamın kollanmasına hayır. MHK başkanı, TFF başkanı kim olursa olsun, içerideki hakem ablukası bitmez. Atamalar. Yükselmeler. Ahbap çavuş ilişkisi içinde yapılıyor. Müsabakalara, birilerinin talimatıyla hakem atanıyor. Arkası, torpili olmayan hakem, görev alamıyor. Arkasında bakan, milletvekili, lobi olmayan birisi yükselemiyor. Robot kullanıp hakem atamak filan hikâyedir. İki gözlemci uygulamasına geçildi. Otuz iki gözlemci koysanız da, eğer gözlemci gördüğü gibi ile yazmaz ise, faydası yoktur. Allah aşkına, Avrupa’da, dünyada, hakemlerden yakının bir kulüp, bir müsabaka duydunuz mu? Duyamazsınız. Zira hakemler, birilerinin icazetiyle görev almamışlardır. Gördüklerin çalıp giderler. Sonrası düşünmezler. Çünkü doğru iş yaptıklarını bildikleri için, bir zarar geleceği akılların gelmez. Darısı bizimkilerin başına. Yazık. İnsan, Allahtan korkar. Milyonlarca lira harca. Sonra bir düdükle hayatınız kararsın. Sağlıcakla kalınız.