Jorge Jesus Fenerbahçe’ye Teknik Direktör oldu. Herbibokologlara iş çıktı. Neymiş? Başarılı olamazmış. Peki, nereden biliyorsunuz? Herkes İsmail Kartal mı? Bu Sarı Lacivert aşığı hoca, elindekilerle mucize yarattı. Mırın, kırın etmedi. Bahane aramadı. Kendisini yürekten kutluyoruz. Gelelim yeni hocaya. Adam Dünyada kariyer yapmış bir hoca. Hali hazırdaki takımla çalışır mı? Transfer şartları olacak. Üstelik olmazsa olmaz diyecek. Zaten anlaşma yaparken, kimlerin alınacağı, kaç futbolcuya ihtiyaç olacağını söyleyip, şartları öyle kabul ettirmiştir. Kendi ekibi de bu işe dahil. Adamın bir tarzı, felsefesi var. Onu uygulayacak. Fenerbahçe’nin öyle çok da yeni futbolcuya ihtiyacı yok. Dört futbolcu İle başarı sağlanır. Kalede ve defansta sıkıntı yok. Türkiye’nin en iyileri orada. Bir sol bek ihtiyacı olduğu kesin. Forvetin ve orta sahanın da takviye edilmesi gerekir. Bu durumda Fenerbahçe’yi kimse tutamaz. Umudunuz var mı? Diye soracak olursanız, Var deriz. Zaten Ali Koç bütün kozlarını oynayacak. Zira son şansı. Bu kere de, başarıyı yakalayamaz ise, görevi bırakmak zorunda kalacaktır. Ekranda boy gösteren Çok bilmişlere bakmayın siz. Rahmetli Demirel’in sözünü hatırlatıyorlar. Neydi o?”Doğmamış çocuğa don biçmek” Yahu, hele bir durun. Dereyi görmeden paçayı sıvamayın. Türk Futbolunun en büyük problemi, futbol yorumcusu olarak ekran başına geçip; Orta oyunu, Hacivat Karagöz oynayanlardır. Ve tabi ki, onları izleyenlerdir. İzlemezseniz kimse onları oraya çıkarmaz. Aklı başında, faydalı spor programları yok mu? Elbette var amma millet ne yazık ki, magazin istiyor.
Gülmece
Ölüm döşeğinde olan Temel, bu dünyadaki son anlarını yaşıyormuş. Öbür dünyada cehenneme gitmekten çok korkan Temel, karısı Fadime’yi yanına çağırıp yalvarmaya başlamış:
– Fadime, seni hizmetçi kızla aldatıyordum, beni affet, ne olur hakkını helal et da!.. Fadime de demiş ki: – Biliyorum Temel, seni boşuna mı zehirledim sanıyorsun? Sağlıcakla kalınız.