Daha dur neler neler göreceğiz. 47’nci yakıt zammı yapıldı. Geçmiş olsun. Birkaç gündür trafik sıkışıklığı olmadığının yaygarası yapılama başlandı.
Trafikte dolaşan araçların yarısı ticari diğer yarısı normal vasıta olarak görmek lazım. ticariler yola çıkmaya mecbur gibiler olmazsa olmazları var yaşamak için çalışmaları lazım. Ancak yakıt tahmin edilemeyecek boyutlarda artmaya devam ederken kontak kapatmaya az kaldığını hissediyorlar sanırım. Ülkenin birkaç yerinde kamyoncu esnafının bir bölümü kontak kapattı ama ne hükümet ne iç işleri ne ticaret bakanlığı ne de yol ve yolsuzluk bakanlığının ruhu duymadı çıtları çıkmadı çıkamadı. Evinde bir otomobili olan memur, işci, esnaf tüccar hemen hemen herkes yakıt artışlarının hesaplarını yapmaya başladılar ama hesapların çok hesapsız olduğunu gördüler eve kapandılar başlarına daha neler gelebileceğinin hesaplarını yapmaya başladılar. Aracı satsa alışkanlıkları ne olacak, çocuğu nasıl okula götürecek, kendisini otomobil sevdasından nasıl vazgeçecek hesaplarını yapmaktalar. Çözüm yolları var yaşamlarımızı değiştireceğiz.
Her zaman söylediklerimi tekrar edeceğim. Tuvalete bile otomobil ile giden toplumun bir üyesi olarak otomobilden vazgeçmek biraz da kültür meselesi olduğunu düşünüyorum. Etrafımda otomobil sahibi olanlarının marka merakı had safhada onların yakıt sorunları olmadığı gün gibi ortada. Biz fakir marabalar kendi durumumuza bakalım. Ne yapalım at arabası alsak atı besleyecek durum yok. Motosiklet belki ucuzunu alsak kış kıyamet nasıl ne yaparız. Kaykay bizim işimiz değil. Bisiklet belki biraz oluru var yaşı geçmiş olanlar zorlanır. Yakıt artışlarının durması mümkün olmadığını görüyoruz. Belki dünya petrol fiyatlarının artışı bize geçirme bir şekilde yansıyor bilinen sebepler yüzünden.
Aracını satma koy bir tarafa arada bir çalıştır. Sesini duy tatmin ol sana yeter. Zaten bakım masrafları yedek parça, işçilik yakıt artışları yüzünden yükseldi. Otomobile yapacağın her kuruş masraf senin sosyal yaşamına bir darbe olacaktır. Aklınızı başınıza alın otomobilinizi kullanmayın. Sağlıklı olun sağlıcakla kalın.
TEKNİK
Türkiye’de ilk trafik kazası ne zaman oldu?
1912 yılının 26 Ocak gecesi, saat 22 sıralarında Zincirlikuyu’dan Beyoğlu’na giden İtalyan Sefareti’nin şoförü Frederico Rasi, Şişli Camii’nin önünde İdris adlı bir Arnavut’a çarptı
Rasi, neye uğradığını şaşırmıştı. Hemen olay yerinden uzaklaşmaya çalıştı. Ancak Taksim’e varmadan Pangaltı’da polislerle karşılaştı.
Haber her nasılsa onlara ulaşmıştı. Polisler, ancak ihtar ateşiyle durdurabildikleri İtalyan şoförü hemen tutukladı.
Bu arada, kazada ağır yaralanan İdris, Şişli Etfal hastanesine kaldırılmış ancak kurtarılamamıştı.
İdris’in vefât etmesiyle iş büyüyünce, İtalyan Sefareti devreye girmek zorunda kaldı.
Sefaretin hem İdris’in ailesine yüklü bir tazminat ödemeyi, hem de Rasi’ye gereken cezayı vermeyi kabul etmesiyle, dosya ertesi gün kapatıldı.
İstanbul’un kayıtlara geçen bu ilk kaza haberi, günlerce gazete manşetlerinden inmemişti.
Kazaların başlamasıyla birlikte, trafiğin düzenlenmesi gerekliliği de ortaya çıktı.
İlk trafik şubesi, 1923 yılında Şehremini Emin Bey’in (Erkul) emriyle Galata Köprüsü’nün altındaki Belediye Zabıtası’na bağlı merkezde açıldı. Beş memurla çalışan bu merkez, kısa süre sonra Galata’daki borsa binasına taşındı.
Bu tarihlerde İstanbul’da biri Galatasaray’da, diğeri ise Karaköy’de olmak üzere iki adet trafik noktası vardı. Bu noktalarda yazın beyaz, kışın koyu renk elbiseli trafik polisleri, trafiği düzenlerlerdi.
İstanbul’da ilk ışıklı geçit lambası da Karaköy’deki Domuz sokağının başına kondu. Ancak yeni ışıklar için İkinci Dünya Savaşı’nın sonuna kadar beklemek gerekti. Gazeteci yazar Şafak Altun-Cenk Sarıoğlu
EYYYYYYY KOVALAKUSSSS
Sana yeni bir oyuncak acele et dolar yükseliyor. Yakıt aldı başını gidiyor…
BMW C400X Nmoto Golden Age Dönüşüm Kiti
Nmoto, Golden Age kitiyle BMW C400X scooter’ınızı savaş öncesi dönemden ilham alan modern bir modele dönüştürüyor. Kit, 1936 BMW 328 gibi otomobillerden gelen tasarım izlerini ve dönemin art deco tasarımlarını, C400X tabanına monte edilen tamamen kaplanmış bir gövdede birleştiriyor. Gövdenin kendisi karbon fiberden yapılmış, böylece ilave ağırlığı minimumda tutuluyor. Bu giydirme işlemi C400X’in kolay kullanımını korumakla beraber motosikletin 35 beygir gücünden en fazla verimi almasını sağlıyor. Nmoto, Golden Age kitinin üretimini dünya çapında 100 adetle sınırlı tutacağını belirtiyor.
Nmoto’nun BMW C400X için tasarladığı Golden Age kiti:
Karbon fiber gövde kiti, toplam 9 parça,
Ön ve arka alt çerçeveler, toz boyalı,
Egzoz sistemi yer değiştirme kiti,
Gövdenin arka alt kısmında böbrek ızgarası, yan çıtalar ve ızgaralar,
Gövdenin arka kısmı için Altın Çağ rozetleri,
Yeni dönüş sinyali muhafazaları,
Yeni far muhafazası ve adaptörü,
Far, dönüş sinyalleri ve dikiz aynaları,
Yüksek kaliteli montaj parçaları (orijinal BMW Torx vidaları) ve montaj talimatlarından oluşuyor.
GÜLMECE
Belediye otobüsü ağzına kadar dolu, elindeki bastonu otobüsün her kalkışında ve her duruşunda kayıyor ve adamcağız düşmemek için olanca gücünü harcıyor.
Bu sırada oturmakta olan gençlerden biri küstahça akıl veriyor:
-Baba baba, bastonun ucuna lastik taksan kaymaz!
-Ah oğlum, demiş yaşlı adam “ senin baban o lastiği zamanında taksaydı ben senin yerinde oturuyor olurdum otobüste yer bulmakta sorun olmazdı.”