Sergen gitti. İmparatore gitti. Bizim Koç Ali gitmiyor. Çekirdek çıtlatıyor. Taraftar, istifa diyor. O da alkışlıyor. Genel Kurulda sizi alkışlayanlar da, bu taraftarlar değil miydi? Onlara söz verdiniz. En kısa zamanda, Sarı Lacivertlileri Dünya takımı, yapacaktınız. Rüya takımı yaptınız. Bakınız. Koca Fenerbahçe’ye hiçbir Teknik Direktör gelmek istemiyor. Bu ayıp size yeter. Eğri oturup, doğru konuşalım. Eğer, Başkan Ali Şen, ya da Aziz Yıldırım olsaydı, Dünyanın en iyi Teknik Direktörleri sıraya girerler miydi? Girerlerdi. Sonunda, o gelecek, bu gelecek diye hava yaptınız. Hava aldınız. İsmail Kartalı getirmek zorunda kaldınız. Neden? Çünkü taraftarın gazını almaya çalışıyorsunuz. Kartal,3 Temmuz sürecinde takımı sırtlayıp, başarılı oldu. Efendi. Çalışkan, koyu bir Fenerbahçeli. Taraftar ona ses çıkarmaz. Eğer; Türkiye içinden bir hoca aranıyorsa, ondan iyisi olmazdı. Ya transferler? Günler azalıyor. Tık yok. Hani, şu gelecekti? Bu gelecekti? Siz çok iyi bir işadamısınız. Bir telefonunuzla, Dünyanın en zengin iş adamını, Türkiye’ye getirebilirsiniz. Ama Teknik Direktörü getiremezsiniz. İş adamlığınıza devam edin. Üretin. Türkiye ekonomisine katkı sağlayın. Sizleri alkışlarız. Sizinle öğünürüz. Ancak, iyi bir kulüp yöneticisi değilsiniz. Fenerbahçe sevginizden şüphemiz yok. Dışarıdan sevmeye devam edin. Lakin bırakın artık. Taraftar kahroluyor. Allah rızası için gidin. Glatasaray yönetimi zor olanı yapmayı başardı. Tabidir ki, daha mazbatayı almadan yönetimi, İmparatoreye teslim etmek yanlıştı. Peki. Terime yapılan hareket şık mıydı? Severiz, ya da sevmeyiz. Hiç şık olmadı. Başta, üç yıllık bir proje yaptığınızı söylediniz. Hocaya yetki verdiniz. Altı ay ancak dayandınız. Bu demektir ki, siz de Ali Koç gibi bu işi beceremiyorsunuz. Hiç kimse Terime, kötü hoca diyemez. Artık yaşlandı diyebilirsiniz. Amma ve lakin. Yanına onu bunu getireceğiz diye de, dayatma yapamazsınız. Şimdi Cim bomlular,”Terimden size ne?” diyebilirler. Desinler. Sonuçta, Türk Devletini dünyada, layıkı ile temsil etmiş. Avrupa’da ses getirmiş bir hocadır. Bunu, bir futbolsever olarak göz ardı edemeyiz.
Gülmece
Temel bir gün elinde bir çantayla havaalanına gelmiş.Havaalanındaki güvenlik alanından geçerken tarama yapan alet alarm verince, güvenlik görevlisi Temel’e sormuş: – Beyefendi, çantanızda ne var?
– Kuşyemi var. – O zaman bir daha geçin bakalım. Temel tekrar geçerken, tarama yapan alet yine ötmüş. Bunun üzerine şüphelenen güvenlik görevlisi uyarmış: – Lütfen çantanızı açın beyefendi!
Temel çantayı açmış. Güvenlik görevlisi çantanın içindeki mücevher, altın, saat gibi değerli şeylerin olduğunu görünce Temel’e sormuş:
– Hani kuşyemi vardı çantada? – Valla memur bey, ben bunları götürüp kuşun önüne koyuyorum; ister yer, ister yemez!..Sağlıcakla kalınız.