Bağırsaklarımızın aslında ikinci beynimiz olduğu gerçeğiyle tanışana kadar vücuttaki tek kontrol merkezimizin beynimiz olduğuna inanıyorduk…
Çoğumuzun stres ya da heyecan durumunda karnında ağrılar hissettiği olmuştur. Böyle bir durumu, sindirim sistemimizin beynimizden etkilediğini düşünüp normal kabul ederek açıklarız. Peki, beynimiz ile ilgili olduğunu düşündüğümüz stres, korku ve endişe gibi durumları bağırsaklarımız aracılığı ile kontrol edebileceğimizi, hatta bağışıklık sistemimizin ve enflamasyon, kanser, astım, alerji, uykusuzluk, depresyon, hafıza problemleri, konsantrasyon eksikliği, migren, Alzheimer gibi birçok hastalığın bağırsaklarımızla ilişkili olabileceğini hiç düşündünüz mü?
Bu soruların tümüne, modern tıbbın babası Hipokrat’ın, yüz yıllar öncesinden söylediği “Bütün hastalıklar, bağırsakta başlar” cümlesi ile cevap vermek en doğrusudur.
Bilim insanları, şu ana kadar, vücudumuzda trilyonlarca organizma türü tanımlamıştır ve bu organizmaların çoğu, sindirim sisteminde yaşamaktadır. Bunlar arasında en çok öne çıkanlar, yıllar boyunca hep kötü ve hastalık yapıcı olduklarını düşündüğümüz, oysaki bazılarının vücudumuza zarar değil yarar sağladığının ancak farkına varmış olduğumuz bakterilerdir.
Ne yazık ki bugün çoğu insan, vücudunda olması gerekenin üzerinde zararlı bakteri taşıyor. Sağlıklı bir beyine giden yolun sağlıklı bağırsaktan geçtiğini söylersek, bağırsaklarımızın sağlıklı olmasında etkili olan beslenme önerileri nelerdir?
İşte sağlıklı bağırsak için beslenme önerilerimiz:
- Probiyotik bakımından zengin besinleri tercih edin. Fermente gıdalar probiyotik açısından zengindir. Ev yapımı yoğurt, kefir, sebze ve meyve turşuları.
- Prebiyotik besin kaynaklarını tüketmeye özen gösterin. Enginar, pırasa, kuşkonmaz, soğan, sarımsak, yer elması, balkabağı, muz, kurubaklagiller.
- Özellikle lif içeriği yüksek besinlere sofranızda yer verin. Yeşil yapraklı sebzeler, ıspanak, brokoli, pazı, lahana, soğan, sarımsak, pırasa, kereviz, kuşkonmaz, turp, maydanoz gibi.
- Düşük karbonhidrat tüketin ve az şekerli meyveleri tercih edin. Çok fazla tahıl ve karbonhidrat tüketmenin zararlı olmasının ana nedenlerinden biri de kan şekeri seviyesini yükseltmesidir. Kırmızı et, balık, beyaz et ve sebzeler gibi diğer yiyecekler ise yükseltmez. Fazla kan şekeri, vücuda ve bağırsak bakterilerinin dengesine zarar verir. Şeker seviyesi yüksek, lif oranı düşük beslenme tarzlarının istenmeyen bakterilerin üremesine sebep olarak bağırsak sağlığına zarar verdiği, bağışıklık sistemini zayıflattığı ve beyne ulaşan enflamasyon riskini artırdığı bilinmelidir. Şeker içeriği yüksek olan kavun, mango, kayısı, kuru meyveler ve ananas gibi meyvelere dikkat edin.
- Sağlıklı yağlar kullanın. Sızma zeytinyağı, susam yağı, hindistan cevizi yağı, çayırda otlatılmış hayvanların iç yağı ve organik/çayırda otlatılmış hayvanların sütünden tereyağı, badem sütü, avokado, hindistan cevizi, zeytin, sert kabuklu kuru yemişler, peynir (küflü peynirler hariç), keten tohumu, ay çekirdeği ve kabak çekirdeği.
- İşlenmiş gıdalardan kaçının. Koruyucu ve katkı maddesi içeren hazır, paketlenmiş ve işlenmiş gıdalar bağırsağımızdaki yararlı ve zararlı bakterilerin dengesini değiştirerek bağırsak florasına zarar verir.
- Size iyi gelmediğini düşündüğünüz besinlere dikkat edin. Gluten ya da laktoz içeren besinler tükettiğinizde kendinizi şişkin ve kötü hissediyorsanız, gluten (içeriğinde buğday, yulaf, arpa, çavdar olan gıdalar) ve laktoz (süt ve ürünleri) içeren besinlerden uzak durun.
- Belirli aralıklarla oruç tutun. Bir sağlık sorununuz (diyabet, tansiyon…), özel durumunuz (gebelik, emziklilik) ya da ilaç kullanmanız nedeniyle uzun süre aç kalmanızın sakınca yaratmadığı durumlarda, örneğin akşam 18:00’den ertesi gün sabah 10:00’a kadar süren 16 saat süren açlık (sadece şekersiz sıvı içecekler-su, kahve, çay, diğer kalorisiz içecekler serbest) ve geri kalan 8 saatlik sürede beslenecek şekilde (tercihen 2 ana öğün, istenirse 1 ara öğün ilave) aralıklı oruç modelini uygulayabilirsiniz. Ya da dayanabilenler haftada 1-2 gün 24 saatlik açlık (şekersiz sıvı içecekler serbest) uygulaması yapabilirler.
- Düzenli egzersiz yapın.
- Uyku düzenine dikkat edin.
Diyetisyen Doç. Dr. Günay ESKİCİ
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Öğretim Üyesi