…
Türk-bozlak kültürünün son temsilcisi, arkasında garip kadını, gurbette ki evlatları, ahırında bağlı duran eşeği, duvarda asılı sazı ile bozlağı ile gök kubbeye attığı çığlıkla, son nefeste söylediği “sazımın emaneti” sözleri ile ölümsüz eserler bıraktığı bu ülkede, 3 Aralık 1984 tarihinde kavim-kardeşleri ve yöre halkı tarafından son yolculuğuna uğurlandı.
Türk-bozlak kültürünün en önemli temsilcisi Muharrem Ertaş’ı ölüm yıldönümünde saygı, sevgi ve rahmetle anıyorum.
Neşet Ertaş’ın babasının ölümü üzerine yazdığı Deli Boran Türküsü
Uzak yoldan geldim hasretim için
Hani nerde Babam Muharrem nerde
Yaralı bülbülüm ses vermez niçin
Yüreği yanığım o Kerem nerde
O garib gönüllüm dertli bakışlım
Feleğin elinden sinesi taşlım
Yüreği yaralım gözleri yaşlım
Gönül evi yıkık viranım nerde
Fet olurdu feryadını dinleyen
Feryadı içinde derdin’ anlayan
Kuşlar gibi viranede ünleyen
Ecinnice Deli Boran’ım nerde
Okula gidemedim bu dert benimdi
Hemi benim derdim hem babamındı
Hemi babam hemi öğretmenimdi
Garib’im dersimi verenim nerde