Nöbetçi Eczaneler
2012 yılında Gökçeada’da AK Partili Belediye Başkanı döneminde Yıldız Koyu’nun 1/5000’lik plan ile imara zaten açıldığını söyleyen Gökçeada Belediye Başkanı Ünal Çetin, Belediye olarak imarına izin verilmiş alanın doğaya zarar vermeden yapılaşmasını sağlamak maksadıyla mücadele verdiklerini bildirdi.
4 Ekim tarihinde Gökçeada Belediye Meclisi’nde yapılan oylamada koyun 1/1000’lik planın oy çokluğuyla onaylanmasının ardından Türkiye’nin ilk ve tek su altı milli parkı olan Yıldız Koyu tartışmaların odağı haline geldi ve inşaatın başlamasıyla ilgili olarak Gökçeada Belediye Başkanı Ünal Çetin’e bu konuda birçok eleştiri geldi. Ünal Çetin süreci aktararak Yıldız Koyu’nu 2012 yılında zaten Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın Turizm Tesisi Alanı olarak belirlediğini söyledi. Belediye olarak imar izni verilmiş bölgenin çevre katliamına yol açmadan yapılaşmasını sağlamaya çalıştıklarını bildirdi.
Turizm Tesisi Alanı olarak belirlenmişti
Gökçeada Belediye Başkanı Ünal Çetin konu ile ilgili olarak şunları söyledi; “2015 yılında 1/3000’lik Çevre Düzeni Planı’nda, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Yıldız Koyu’na zaten Turizm Tesisi Alanı olarak bu lejantı koymuştu. Önceki belediye başkanı döneminde 2012 yılında yapılmış Kültür Varlıkları Koruma Kurulu’ndan onaylı planı var.
Ben projenin emsallerini %20’ye düşürmeye çalışıyordum. Yapılacak inşaat faaliyetleri ile oranın katledilmesinin önüne geçmeye çalışıyorum. Bu konu ile alakalı mevcut plana esas hata varsa yargıya taşınsın.
“Onaylı 1/5000’lik plan ile orası katledilecek”
Ben oraya yeni bir plan yapmıyorum. Onaylı 1/5000’lik plan var. Onaylı 5 binlik plan ile orası katledilecek. Ben binlik Uygulama İmar Planı ile ifraz koşullarında en az bin metrekare yapıp %20 emsal verip oranın nüfus projeksiyonunu düşürmeye çalışıyorum. Yapılaşma yoğunluğunu azaltmaya çalışıyorum.
Zaten 2. Derece Arkeolojik Sit Bölgelerinde imar planlarını Belediye Meclisi onaylamaz. Bunu Kültür Varlıkları Koruma Kurulu onaylar. Biz Meclis olarak bu alanları daraltacak meclis kararları alıp Kültür Varlıkları Koruma Kurulu’na göndereceğiz.
Öte yandan eğer Çevre ve Şehircilik Bakanlığı bu projeyi onayladıysa buraya turizm tesisi yapmak ya da yapmayı istemek de vatandaşın Anayasal hakkıdır. Biz yöneticilerin ise görevi bu alanlar yapılırken doğal varlıkların katledilmesinin önüne geçmektir. Bu ülke hukuk devleti. Mülkiyet sahipleri bir araya gelip onaylı 5 binlik planı Belediye Meclisine sunduklarında ben bunu keyfime göre reddedemem. Beni mahkemeye verip tazminat alma hakları var. Ben senin yüzünden yatırımımı yapamadım diye tazminat davası açabilirler. Bizim reddetmek için gerekçelerimizin olması gerekir.” dedi.
Ş. Ezgi Tuncel
