Son günlerde ülkeye bir şeyler oldu . Ne oldu büyüdük 6 metre 7 santim . Daha da büyüyecekmişiz.
Nereye kadar büyürüz bilmem . Benim konum değil. Beni ilgilendiren arabanın büyüğü . Amerikalılar 40 lı yıllar dan beri hep büyük otomobiller ürettiler . bunun sebepleri vardı . Dünyaya biz her şeyimiz ile büyüğüz . Yolları büyük otomobilleri büyük evleri büyük atları bile büyük iyimi . İş böyle olunca bizde kıskanç Almanlara nazire yaparak bu hastalıklı günlerde büyük otomobil alma yarışına girdik. Bazı alman markalarını satın almak oldukça zor . Söz gelimi suv denilen büyük kaldırım otomobiline sıra veriliyor. Bir taraftan geçim derdi olanlar diğer taraftan sıraya girenler ( kovit testi sırası değil ) suv otomobil sırası. Nedir bu suv merakı . SUV açılımı; Sport Utility Vehicle, Türkçe’si Spor Amaçlı Taşıt. Hem minivan, hem station wagon hem de çekme özelliğine sahip olan yüksek araçlara denir. Bu araçlar asfalt yollarda ve hafif arazilerde yol alabilirler. SUV araçlar genellikle dört tekerden çekme özelliğine sahiptirler. Genel olarak her SUV bir off-road aracıdır izlenimi olsa da, off-road için araçların özel donanımlara ihtiyaçları vardır. Bu nedenle SUV araçlar aynı zamanda off-road aracıdır diyemeyiz. Türkiye de suv alımının amacı genelde kaldırımlara daha rahat park yapıldığı içindir. Son yıllarda müşteri arz talep yüzünden suv araçlarda önden çeker veya arkadan itişli, hibrit , tam elektrikli benzinli, tüplü olarak da üretilmeye başlandı.
Bu da bir suv
Suv otomobiller yakıt bakımından normal otomobillere oranla daha fazla tüketirler. Genelde mazotlu olurlar . Alıcı buna pek dikkat etmez. Araçların hemen hemen hepsi normal araçlardan daha fazla karbonmonoksit salınımı yaparlar . Daha fazla vergi verirler.Hep o kaldırıma çıkmak için yapılan masraflardır. Bu hafta da takıntımız suvlardı. Sağlıklı günler dilerim .
Otomobil kısaltmaları geçen haftan devam
FPS – Çarpışma anında benzin deposunun otomobilin içi ile bağlantısını kesen ayırıcılar, yakıt pompası üzerine yerleştirilmiş atalet sensörü, çift yönde akışı kesen selenoid valf taşıtın güvenliğini arttırır. Otomobilin ana elektrik tertibatı ise, kısa devre sonucunda çıkan yangınları önlemek amacıyla hazırlanmış bir sigorta tarafından korunur.
FPRC – (Fuel Pressure Regulator Circuit) Yakıt basıncı regülatör devresi
FRC – (Forced) zorlanmış
FR-V – ( Family Recreation Vehicle ) Aile dinlence aracı hondanın modeli
FSI – (Fuel stratified injection)Doğrudan enjeksiyon gerçekleştiren, fakat yüksek oktanlı benzinlerle çalışan motor (Vw Grubu’nda sıkça kullanılmaktadır). Kademeli benzin enjeksiyonu. VW tarafından geliştirilen sistemde yakıt, ateşlemeden hemen önce direkt olarak yanma odasına iletiliyor. Katmanlı direkt benzin enjeksiyonu
FT – (Fuel Trim) Yakıt kesme
FTP – (Federal Test Method) Federal test metodu
FTP – (Federal Test Procedure) Federal test yöntemi
FWD – (Front Wheel Drive) Önden çekişli
EYYYYYYY KOVALAKUS
Sana ayrı bir suv buldum TRİTON
Araçta her tekerlekte 1 adet olmak üzere toplamda 4 adet elektrik motoru bulunuyor. Bu sayede 4 tekerli çekiş sistemi sunan aracın çekme kapasitesinin 7 ton civarında olduğu belirtildi. 1.500 beygir güç üreten aracın 0’dan 100 km/s hıza çıkış süresi de 2.9 saniye gibi oldukça iddialı bir süreye sahip.
Aracın en dikkat çeken özelliklerinden biri ise hiç şüphesiz oldukça uzun sürüş menzili oldu. Yapılan açıklamaya göre 200 kWh’lık bataryaya sahip olan araç devasa bataryası sayesinde 1.150 km yolu şarj edilmeye ihtiyaç duymadan tek seferde gidebiliyor. 8 kişilik yolcu kapasitesi ile oldukça geniş bir iç kullanım alanı sunan aracın boyutları ise; uzunluğu 5689 mm, genişliği 2057 mm ve yüksekliği ise 1879 mm olarak ölçülmüş. Hayırlı olsun .Güle güle kullan.
GÜLMECE
Siz Olsanız Ne Yapardınız?
Mahkemede hakim davacıya sormuş:
– “Kazadan sonra size ‘Nasılsınız?..’ diye soran otoyol polisine ‘Çok iyiyim, harikayım’ demişsiniz, şimdi tam tersini söylüyorsunuz ve tazminat istiyorsunuz!”
– “Efendim atım Karataş.”
– “Bırak şimdi atını matını… Olayı anlat..!”
– “Efendim, müsaade ederseniz olayı arz edeceğim, atım Karataş ile otoyolda giderken kamyonun biri bize çarpınca ikimiz de yolun kenarına fırladık, müthiş canım yanıyor ve kımıldayamıyordum, yattığım yerden atımın acı dolu feryatlarını duyuyordum tam o sırada otoyol polisi geldi, atın iniltilerini duyunca ona yöneldi, tüfeği ile tam alnının ortasından vurdu, elinde dumanı tüten tüfekle benim yanıma geldi, “Atının durumu çok kötüydü hallettim” dedi ve “Peki, sen nasılsın bakalım?.. ” diye sordu. Affedersiniz ama siz olsaydınız ne yapardınız!”