Çok yüklenilen, saygısızlıkla itham edilen, büyük bir dijital bilgi birikimi görmezden gelinerek eleştirilen Z kuşağı… Bambaşka bir nesil, bambaşka bir kafa yapısı…
Hayranım kendilerine…
2020 yılında, en çok fark edilen onlar oldular. Daha gençliklerinin başında, üniversite yolcusu olacaklar. Kimileri ise üniversite sıralarında kafa patlatıyorlar. Asosyal olmakla, apolitik olmakla suçlanıyorlar. Seçecekleri meslekler eleştiriliyor. Türkiye ile bağdaşan fikirlere uymadığı için potaya konuyorlar.
Girelim meseleye… Türkiye gençliğinin başına kısa vadede gelmeyen vaka kalmadı.
ODTÜ mezuniyetini hatırlarım.
Devrim stadyumunda, inci gibi dizilen gençler, okudukları bölümler ile ilgili eleştirilerini ve hayat görüşlerini pankartlara yazarlar. Pankartlar özenle hazırlanır, mesai harcanır. 3 beyin yan yana gelir, hem sıradan olmak istemez hem de kendisinden bir şey katmak ister.
Bölümler tek tek kortej yürüyüşlerine geçerler. Kortej ama ne kortej… Uzay mühendisliği, havacılık, mühendislik, mimarlık, sosyoloji, tarih, şehir plancısı… Bilimin her türlüsü Devrim’i dolduran heyecanlı ailelerin önünde arz-ı endam eder…
O bölümler arasında en çok dikkatimi çeken İnşaat Mühendisliği bölümünün taşıdığı pankartlar olmuştu. “Mesleği seçerken favoriydik. Sektör battı şimdi dipteyiz!” Onca emek, kimi zaman 7-8 yıl süren ODTÜ macerası, işsiz olacağını, Devrim’de adeta ailesine başta olmak üzere Türkiye’ye haykırıyordu. Nitekim, ODTÜ sosyoloji bölümünden mezun olduktan sonra, sosyolog ne işe yarar mantığı ile 4 yıldır İstanbul’da iş arayan dostlarıma da buradan selam olsun! Yazık…
Tek kelimeye ne kadar anlam sığdırabilirim diye düşündüm. Tek bulduğum; “Yazık!
15 Temmuz yaşadı bu nesil. Ankara’da öğrenci evlerinde, duvar diplerinde saatlerce, korku ile hiç kapatamadıkları telefonlarda aileleri ile yaşadıklarını paylaştılar. Gözyaşları döküldü… Yaşıtları Avrupa’yı karış karış gezerken, kıtadan kıtaya seke seke, fotoğraflar çekerek dolaşırken, 7 TL olan 1 Dolar gördüler. Hatta yetmedi 8.50 TL olan 1 Euro gördüler. Yetmedi zaten Sterlin’i hiç göremediler.
Abileri, ablaları 500 TL’ye öğrenci evi tutup, 3 arkadaş bölüşerek kira ödediler. Eleştirilerin hedefinde bulunan Z kuşağı 500 TL olan eve Bin TL kira ödemek zorunda kaldı. Ekonomik kriz yaşadılar.
ODTÜ’de okurken gördükleri yüksek matematik eğitimi ile asgari ücretle nasıl geçinilir, onu hesaplamaya başladılar.
Üniversite kazandılar. Pandemi gölgesinde, çabaladılar, uzaktan eğitim gördüler. Çalıştılar, didindiler. Üniversite kazandılar. Yine pandemi koşullarında, üniversitelerin uzaktan eğitim yapacakları haberini gördüler. Gidemeyecekler… Onları bekleyen esnaf da belki de iş yapamayacak. Önümüzdeki günlerde zincirleme bir şekilde bambaşka bir pandemi süreci ve dönemi yaşayabiliriz.
Çok şey gördü Z kuşağı. Sonra devam ederiz. Bu bir Z kuşağı serisi olabilir belki… Anlatmak istedikleri çok mesele var… Benim de onları dinleyecek kadar gücüm ve kuvvetim var.
Sonuçta gençliğim var…