Yıl 1960…
Şimdilerde dünyayı kasıp kavuran ve Çin’in üretim gücünü Avrupa’ya sorgulatan, ABD’nin masasına Çin’i meze haline getiren Corona virüsünün hikayesi taa 1960’lara uzanıyor. 1960 yılında ilk defa keşfedilen virüs o günden sonra Corona ismiyle dünya litaratüründe yerini alıyor… Ta ki 2019 yılının Aralık ayına kadar bana bir şey olmaz, Corona insana bulaşmaz diyen Wuhan şehir insanlarına Corona bulaşana kadar… Corona bugüne kadar ilk vakanın bulaştığı günden bu yana yeryüzünde farklı kıtalarda 100 bin kişiye sirayet etti. 100 bin kişi arasından 3 bin 461 kişi hayatını kaybetti.
Yıl 2019…
Tarım kenti olarak adlandırılan ve Çukurova ile bugüne kadar kuşaktan kuşağa hikayeleri aktarılan Adana’da yaşayan bir öğretmen adayı… Üniversiteye girmek için ailesini karşısına almasına gerek kalmayan, asker bir ailenin kızı olarak öğretmen olmak istiyorum dediğinde ailenin tek hedefi öğretmenlik olan bir yapının kızı Süheyla… Süheyla 4 yıl süren lise hayatı sonucunda üniversite sınavlarına hazırlandı ve nihayetinde kazandı. Tercih sonuçları açıklandığında Akdeniz Üniversitesi Eğitim Fakültesi Okul Öncesi öğretmenliği yazıyordu. Süheyla büyük bir sevinçle bilgisayar ekranında gördüğü tercih sonucunu ailesi ile paylaştı ve Antalya’nın yolunu tuttu.
Yaklaşık 150 bin TL harcandı!
Eğitim Fakültelerini bilenler bilir sizi temelden bir Sümer tableti gibi alırlar ve yavaş yavaş işleye işleye özenle örülmüş bir patik haline getirirler. Ara ara ilmik boşlukları koyarak hava almanızı sağlarlar bu da farklı kişilikteki, mezhepteki, ırktaki bireylere saygı duyabilesiniz diyedir… Öğretmenlik zor bir meslektir, hele ki Köy Enstitüleri kavramı bu topraklardan tamamen silindikten sonra… 4 yıl, tam tamına 4 yıl… Evler değiştirilir, aşık olunur, kiralar ödenemez, ne yeneceği düşünülür, sadece sınavdan sınava çalışayım denir, sınıfta kalınır dönem uzar… Nihayetinde hikayenin en can alıcı noktasında sen kepini ve cüppeni giyersin, stadyumda kafanı tribünlere çevirdiğinde gözlerinin içine bakan anneni görürsün…
Ne büyük bir gururdur o…
Bir annenin ağzında, “Biz çok uğraştık, aile içinde sana hep bir şeyler katmak istedik. Baban ve ben seni böyle görünce ayrı bir gurur duyduk kızım. Sen önce ailenin yetiştirdiği sonra bu cumhuriyetin harmanladığı bir öğretmen olacaksın. Çocuklarla karşılaştığında bizim sana davrandığımız gibi sabırlı ve sana öğrettiğimiz gibi etik sahibi olmalısın. Bu yaştan sonra sen öğretmen oldun ya artık biz senden öğrenmeye başlayacağız…” 150 bin TL harcanarak ulaşılan bir hedeftir öğretmenlik maddi olarak konuya bakmamın sebebi 40TL olan elektrik faturasının artık 150 TL olmasından kaynaklanmaktadır!
Corona bize işlemez sayısal olarak üstünüz!
Türkiye’de Corona tehdidinin konuşulduğu kadar konuşulmayan atanamayan öğretmenlerin sayısı 1 milyona dayandı. Yazının başında yazmıştık Corona virüsünün bulaştığı kişi sayısı 100 bini geçti… Corona olmadan öğretmen olarak mini mini birlere hizmet etmek isteyen Süheyla’nın ise mezuniyet tarihi 2015… Tam 5 yıldır atanmayı bekleyen Süheyla’nın 21.yüzyıl Türkiye’sinde tek derdi Corona olmadan görev yerinde, ilk iş gününde, Pazartesi sabahı İstiklal Marşı’nı söylemek oldu. Eee, 5 yıldır doğru düzgün bir geliri olmayan yüzde 10’un üzerinde bir işsizlik rakamı ile boğuşan, elektrik faturasındaki zamları, mazottaki, benzindeki, doğalgazdaki, ulaşımdaki, sudaki, manavdaki, bakkaldaki zamları gören Süheyla’nın bağışıklık sistemi o kadar güçlendi ki bu dakikadan sonra, Wuhan’a koysan virüsü çürütür…