Her geçen gün batıyoruz

Açlık, mertliği bozar.
Anadolu’da bu söz ekonomisi bozulan insanlardan beklenmedik bir davranış sonucu sıkça söylenmiştir.
Esnaf birlikleri, her yıl düzenli olarak Ahilik Haftası’nı kutlar.
Her esnaf da Ahilik makamının önemli ve ahlaki bir davranışın sonunda, adil kazanımdan geçtiğini bilir.
Günümüzde gerçek böyle midir?
Çarşıyı gezdiğimizde bunun gerçeği yansıtmadığını görüyoruz.
Son günlerde çarşının neredeyse tamamı yiyecek-içecek açık alanına dönmüş durumda.
Her sokakta aynı işi yapan, en az üçten fazla işyeri bulunuyor.
Nüfus aynı, dışarıdan yiyip içen sayısında artış yok.
Kişi başına düşen harcama limiti belli.
Eee peki kimler açılan dükkanları dolduracak da mekan açanların işi iyi olacak.
Açılan her dükkan ve işyeri az da olsa milli servetten alıp götürüyor.
Dekor yapıyor, aldığımız birçok ürün, kullandığımız malzeme dışarıdan dövizle getiriliyor.
Büyük umutlarla açılan işyerleri bir bakıyorsun devren kiralık ya da satılığa çıkıyor.
Açılan işyeri iş yapamayınca da kapatılıp, yerine başka bir iş yapmak için yine sil baştan yenileniyor.
Harcanan paralar da milli servetten gitmiş oluyor.
Bu gidişe kim dur diyecek?
Esnaf birlikleri ya da ruhsatı veren belediye yetkilileri izin vermese olmaz.
İzin verse, rekabet açısından, serbest piyasa ekonomisi adı altındaki saçmalıktan olmaz.
Peki ne olacak bu esnafın hali.
Her geçen gün biraz daha batacağız anlaşılan.
Bunun içindir ki yeni hikaye yazacak partilere, liderlere ihtiyaç var.
Kim ki bunu başarabilirse, sandıkta ipi göğüsleyen taraf olur.
Ha bu arada siyasi liderler, yetkililer erken seçim yok diyorlar ya;
Bence kesin var.
Çünkü bizim siyaset yapan büyüklerimiz bugüne kadar ne söyledilerse hep tersi yönünde karar almıştır.
Zam yok, gelmeyecek denir ama ertesi günü zam yapılır.
Hem de katmerlisinden.