Nöbetçi Eczaneler
Ben diyeyim 5 siz diyin 7 yıldır falan sürekli yerel basında, sosyal medyada hemen hemen her kesimden insan dile getiriyor; Bölge Trafik’in oradaki atların başıboş olması hem kendileri hem de trafikte seyir halindeki araçlar ve içindekiler için büyük tehlike oluşturuyor diye.
Hayır, insan korkuyor da bundan birkaç yıl önce kent merkezinde at arabalarının kullanımı yasaklandığında, at sahiplerinin (köle sahibi gibi bir şey) bazıları zavallı hayvanları Kaz Dağlarına atmıştı çünkü.
Bu zavallıların başına ne gelir acaba diye insan düşünmeden edemiyordu ki; dün tam da herkesin olmasından korktuğu şey oldu. Zavallı bir hayvan, hızla akan trafiğin arasına daldı ve bir araca çarptı.
Görüntüleri Çanakkale’nin en çalışkan gazetecilerinden Tekin Uğurlu’nun sosyal medya hesaplarından izleyebilirsiniz.
İnsanın içi acıyor. Daha doğrusu insan olanın içi acıyor, gerisinin kendi başına bir şey gelene kadar zaten dünya yansa umurunda değil biliyorsunuz.
Şimdi şöyle düşünelim; vatandaş durumu görüyor ve yetkili olduğunu düşündüğü mercilere şikâyetini iletiyor. Gazeteci durumu kamuoyunun bilgisine taşıyor ve dolayısıyla konunun yetkililerin gündemine girmesini sağlıyor.
E peki güzel kardeşim, yetkili olan ne yapıyor?
Bu hayvanlar bunca eziyeti niye çekiyor hâlâ?
Ne olursa mesela tam olarak, müdahale etmeye karar verirsiniz?
Haşmetli devletimizin yönetiminde bulunan üst kademelerini teptikleri zaman mı bu hayvanlar hak ettikleri gibi bir yaşama kavuşacaklar?
Ne yapalım, kendi kanunlarımızı koyup, kendimiz mi uygulayalım?
Siz söyleyin, ne yapalım?
