Nöbetçi Eczaneler
Doğa Pilates ve Sağlıklı Yaşam Merkezi’ni geçtiğimiz yıl Çanakkale’ye kazandıran Fizyoterapist ve Pilates Eğitmeni Özlem Küçük, alanıyla ilgili verdiği bilgileri gazetemizle paylaşırken; pilatesin fizyoterapinin bir parçası olduğunu aktardı. Kısa yoldan zayıflama düşüncesi yerine sağlıklı bir yaşam biçiminin benimsenmesi gerektiğine dikkat çeken Küçük, bu amaçla açtığı yaşam merkezinde ilerleyen günlerde daha çok insana ulaşmayı hedefliyor.
“FELSEFEMİZ; SÜRDÜRÜLEBİLİR YAŞAM BİÇİMİ HALİNE GETİRMEK”
Fizyoterapi ve pilatese yönelik birçok eğitimi tamamlayan Küçük, yaptığı işi ve bunun kısa sürede sonuç almaktan çok sürdürülebilir olması gerektiğini şöyle anlatıyor: “Burayı açtım. Çünkü sağlıklı yaşama önem veren bir bakış açım var. Bizim alanımız çok geniş ama ben sağlığı bu alanda desteklemek istedim. Daha uzun vadede sonuç alarak hem bazı şeylerin önüne geçebiliyorsunuz hem de sürdürebilmiş oluyorsunuz. Tedavi öncesi ve sonrasında aslında bizlere lazım olan en temel şey, yaşam stilimizi değiştirebilmek ve sürdürmek. Yaza doğru çok fazla telefon alıyoruz. Bir-iki ay içinde vücudun toplanıp toplanmayacağını soran çok oluyor. Biz bu doğrultuda çalışmıyoruz. Elbette sonuç alıyorsunuz ama bizim felsefemiz bu değil.”
“SAĞLIKLI YAŞAM GÜZEL GÖRÜNTÜYÜ GETİRİR”
“Kısa süreli güzel bir görünüm değil sağlıklı yaşam amaçlanmalı.” diyen Küçük; “Pilates, fizyoterapiye en uygun egzersiz formu. Egzersiz de fizyoterapinin bir parçası. Pilates sıkılaşmayı da sağlıyor ama aynı zamanda kas-eklem sağlığını, duruşu-omurgayı en güzel koruyup şekillendiren bir form. Yani bu sebeple, pilates bizim için kimsenin kafasında yaza girerken yalnızca şekillenmek için tercih edilen bir egzersiz olmaktan çıkıyor. Pilates bir spor değil. Spor dendiğinde bir yarışma barındırması gerekiyor. Dolayısıyla bu bir egzersiz formu. Rekabeti değil kişisel gelişimi ele alır. Zaten sağlıklı yaşam stili ile birlikte diğerleri de geliyor. Vücut güzelleşiyor, sıkılaşıyor, şekilleniyor ve olması gereken anatomik yapıya ulaşıyor ama önemli olan sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşama alışmak. ” ifadelerini kullanıyor.
PİLATESİN DİĞER ADI: KONTOROLOJİ
Küçük; pilatesin kontrollü hareket etmeden yola çıkarak ruhu da besleyip kişiyi daha mutlu hale getirdiğini; “Hedef kısa zamanda güzel görünmek olursa bakış açımız darlaşıyor ve kalıcı olmuyor. Pilatesin felsefesinin içinde zihin-beden bütünlüğü var. Zihin etkisi ile bedeni hareket ettirme, hareketi öyle açığa çıkarma disiplini var. Ne yaptığını bilerek düzgünce, amaca yönelik hareketler içiyor. Zaten diğer adı da kontroloji. Vücudunu kontrollü hareket ettir amacı güdülür. Diğer türlüsü yaralanma ve sakatlanmalara açık. Egzersiz diğer yandan rahatlama, mutluluk hisleri ile salgılanan hormonların hayatımıza yansıyor böylece bir iyilik hali açığa çıkıyor. Kişi kötü duygulardan uzaklaşmış oluyor. Böylece ruhu besleniyor. Kaslar çalışırken fizyolojik hormonlar da çalışıyor ve hormonlar etkileniyor.” sözleriyle anlatıyor.
“EGZERSİZ YEME İÇME GİBİ OLMALI”
Küçük’e gelen geri dönüşlerin genellikle pozitif olduğunun göstergesi sözler ise şöyle; “Burada aldığım geri dönüşler genellikle pozitif. Herkes severek ve isteyerek geldiğini söylüyor. Sıkılmadan geliyorlar ve katılım istekle sürüyor. Gönüllü ve disiplinli geliyorlar. İyi hissettiklerini söylüyorlar. Eve gittiklerinde mesaj bile atıyorlar. Bu bana da güzel hissettiriyor. Geri dönüşleri aldıkça yaptığım işe daha da inanıyorum. Daha çok insana ulaşmak istiyorum. Hedefim insanlara bilinç kazandırmak. Tedavi sürecinin ardından bu bilinçle sağlıklı kalmaya devam etsinler istiyorum. Egzersiz alışkanlığı yeme içme gibi olmalı. İnsanların vücuduna ve ruhuna iyi gelecek, onları mutlu eden şeyleri her gün yapması gerekiyor.”
Yıldız Sağlam
