Pazar sabahına Baklacı Camii yangını ile uyandık.
Camii içinden alevlerin ve dumanların yükseldiğini görenler durumu Çanakkale Belediyesi İtfaiye Müdürlüğü ekiplerine bildirmiş. Olay yerine kısa sürede gelen itfaiye ekiplerinin müdahalesinin ardından yangın söndürülmüş. Yangın ardından cami içindeki minber ve çevresi ile kütüphane bölümünün yanı sıra halı, duvar, tavan, klima ve bazı dini kitaplar yanarak kullanılmaz hale gelmiş.
Bu haberi ilk olarak usta gazeteci Ayhan Öncü duyurdu ve araştırmanın sürdüğünü ifade etti.
Çanakkale’de haberi alanlar birbirine soruyordu…
“Camii yakılır mı? Kim yapmış olabilir?”
Yangının ardından Baklacı Camii’ne gelen Çanakkale İl Müftüsü Arif Gökce, camide müftülük yetkilileri ile hasar tespit çalışması yaptı ve cemaat ile görüştü. İncelemelerin ardından açıklamalarda bulunan İl Müftüsü Arif Gökce, caminin tinercilerin yaptıklarını tahmin ettikleri bir sabotaja uğradığını öne sürdü ve şöyle konuştu:
“Caminin içinde ve çevresinde kameralar var. Oralardan bir şey elde edilebilirse, failler tespit edilmiş veya fail tespit edilmiş olacak. Burada dine, diyanete, müftülüğe, camiye dini bir saldırı olduğu kanaatinde değiliz. Havalar soğudu. Ben şahsen, dışarıda üşüyen, dışarıda yatıp kalkan, insanların bunu yaptığı kanaatini taşıyorum. Doğru olmayabilir de. Gerekli incelemeler, araştırmalar yapılıyor.”
Bu açıklamasından dolayı Çanakkale İl Müftüsü Arif Gökce’yi kutluyorum. Topluma sakin olmaları yönünde gerekli mesajı veriyor.
“Burada dine, diyanete, müftülüğe, camiye dini bir saldırı olduğu kanaatinde değiliz”
Haber sosyal medyada geniş yer bulurken yorumlarda o anlarda peş peşe geliyor…
Örneğin; Çanakkale Kent Konseyi Başkanı Engin Kandemir, “Barbaros Mahallesinde bulunan Baklacı Camii’de gece çıkan yangın hepimizi üzdü. Yangının saldırı sonucu kundaklandığı iddia ediliyor. Saldırıyı kınıyorum. Bu şehrin huzuru için üzerimize düşen ne varsa yaparız, yeter ki provokatif oyunlara dikkat edelim”
Anlatım kötü, çok kötü Sayın Kandemir…
Ya halk sokağa çıksa ‘camilerimize saldıranlardan hesap soracağız’ dese ne olur?
O yoruma takipçilerden “Yapanları Allah bildiği gibi yapsın inşallah. Memlekette vatan haini dolu Allah hepsinin kökünü kurutsun tabii ki gerçek payı varsa. Nedir bu ya! ya bu ülkeyi sevin ya da terk edip gidin” şeklinde değerlendirmeler geliyor.
Olay yeri, aynı mahallede oturanlar, kahvelerdeki sohbetler bir yana sosyal medya paylaşımlarından da halkın öfkeli olduğu anlaşılıyor.
Kent Konseyi Başkanı aynı paylaşımından iki dakika sonra “Saldırıyı yapan yakalanmıştır.Emniyeti kutluyoruz” açıklamasını yapıp konuyu noktalıyor.
Gözler, kulaklar Çanakkale Emniyet Müdürlüğü’nün açıklamasında…
Çanakkale Kent Konseyi Başkanı Engin Kandemir’in ‘seçkin’ ifadesiyle ‘saldırıyı yapan yakalandı’
Her ne kadar Valilik ya da Çanakkale Emniyet Müdürlüğü basının karşısına geçip detaylı bir açıklama yapmadıysa da camii yangının sonucu haberlerin satır aralarında şöyle açıklandı:
“Gözaltına alınan ve emniyette işlemleri devam eden B.D’nin alkollü ve akli dengesinin yerinde olmadığını belirterek, suçunu itiraf ettiği ve hakkında kundaklama suçundan işlem yapılacağı öğrenildi. Yetkililer, kundaklamanın alkollü ve akli dengesi yerinde olmadığı öne sürülen bir kişi tarafından gerçekleştirildiğini ifade ederek, olayın siyasi bir boyutunun olmağını belirtti. Öte yandan, B.D.’nin 3 hafta önce de yine Baklacı Camii’nin girişindeki bir koltuğu sigara izmariti ile tutuşturduğu için gözaltına alındığı ve ardından serbest bırakıldığı ortaya çıktı.
Zanlının alkollü olması bir şey ifade etmez ancak akıl sağlığının yerinde olmayışı çok şey ifade edebilir.
Şimdi; ‘saldırı, provokatif, memlekette vatan haini dolu’ gibi sözler kullanıp gergin olan toplumu daha da gerenlere bu tür olaylarda itidalli olmasını öneriyorum.
Ateşe benzin dökerseniz yangın devam eder…