Üzerinden zaman geçse de, birilerinin menfaatine olacağı varsayılarak gündeme getirilen o malum konu üzerinden yola çıkıp “bak gördünüz mü 29 Ekim’de Çanakkale halkı nasıl ders verdi” diye yazmam ya da bu yönde fikir yürütmem doğru olmaz.
Kimsenin kimseye ders verdiği de yok ayrıca. Sadece ve sadece Çanakkale’nin toplumsal refleksinin ‘vazgeçilmez’ olarak nitelediği konularda daha önde olduğunu bilirim.
O nedenledir ki; Cumhuriyet, hak, hukuk, demokrasi gibi konularda Çanakkale’de son sözü Çanakkale halkı söyler.
“Biz varken sana laf düşmez” der biri kalabalığın arasından…
Kime mi der?
Geçelim gitsin, tartışmaya değmez…
***
Çanakkale Belediye Başkanı Ülgür Gökhan Cumhuriyet Bayramı’nda fener alayına katılıp halkla birlikte yürüdükten, Sıla konserinde o şarkılara eşlik ettikten sonra meydandaki binlere bakın nasıl sesleniyor?
“Sevgili dostlar burası başka yere benzemez, burası Çanakkale’dir. Burası Cumhuriyetin önsözünün yazıldığı yerdir. Burası Cumhuriyete önsözdür. Anlamayanlara son sözdür. Çanakkale Cumhuriyetin ne olduğunu kimseden öğrenecek değil. cumhuriyetin okulu da, sınıfı da, defteri de, kitabı da Çanakkale’dir.Sevgili Çanakkaleliler, Cumhuriyet nedir biliyor musunuz? Cumhuriyet benim için adalettir, özgürlüktür, haktır, hukuktur. Cumhuriyet benim için, 18 Mart 1915’de Gelibolu’da doğan Rafet Angın’ın Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk kadın öğretmenlerinden olmasına fırsat eşitliğidir. Cumhuriyet benim için Lapsekili Zekiye Gülşen’in Çanakkale’nin kadın milletvekili olarak seçilip, mecliste şehrimizi temsil etmesinin yollarını açmaktır. Cumhuriyet benim için, tornacı Reşat Tabak’ın Çanakkale’nin Belediye Başkanı seçilmesinin güvencesidir. Cumhuriyet benim için, Çanlı, Yeniceli köy çocuğu, büyük şair Arif Damar yapacak yolları aydınlatmaktır. Cumhuriyet aşktır, sevdadır, mücadeledir, direnmektir, yaşama sebebidir. Cumhuriyet demek insan olmak demektir. Bunun içindir ki; biz Çanakkaleliler Cumhuriyeti kuranları asla unutmayacağız. Anafartalar da düşmanlara direnen, Erzurum’da, Sivas’ta kongreler düzenleyenleri unutmayacağız. Bozkırın ortasında meclis açanları, elinde silah yokken istiklal destanı yazanları, Dumlupınar’da, Kocatepe’de tarih yazanları, İzmir’in dağlarında çiçekler açtıranları, Anadolu’yu demir ağlarla örenleri asla unutmayacağız, unutturmayacağız”
Anlamayan var mı?