Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Yusuf Eroğlu

HABERSİZ GÜNLER

Malumunuz olduğu üzere, 15 gün memlekette kaldık. Bu süre içinde hiç televizyon izlemedik. Oh ne güzel bir hayatmış yahu. Aptal kutusu yıllardır bizi teslim almıştı. Zaten genelde Televizyon, dizi seyretmeyiz. Babadan kalma miras olarak Haberleri kaçırmayız. Öte yandan, son yıllarda haberlerin de tadı kaçtı. Sayın büyüğümüz her gün bir vesile ile televizyonda… Ona kızıyor buna kızıyor. Bütün kanallar canlı yayın yapıyorlar. Mecburiyetten. Çanakkale’ye geldik. Ancak alışmıştık. Artık haber de izlemiyoruz. Tansiyonumuz normal seviyeye indi. İlaç bile almasak olacak. Ne aptalmışız. Yıllardır, bu haberler beynimizi kemirmiş. İliğimizi kurutmuş. Tansiyonumuzu yükseltmiş. Siyasiler, hele AKP’liler, bizleri haberden soğuttular. Yahu insan bir gün, hiç olmazsa bir gün ara verir. Her gün ver gazı, ver mehteri. Hamdolsun! Biz bu illetten kurtulduk. Haber mi? Anamız bacımız. Kime lazımsa dinlesin. Gazeteden ya da internetten gündemi takip ederiz. Üstelik yandaş kanalları da dinlemek zorunda kalmayız. Çünkü yandaş olmayan kanal kalmadı. Bu kadar yağ fazla değil mi? Vıcık vıcık her taraf. Acaba Pompei’nin son günleri mi? Kadro çürüdü mü? Neyse. Bu haber dinleme alışkanlığı sigara tiryakiliği gibi bir şey. Kurtulmak kolay değil. Şükür Allah’a, bizler kurtulduk. Hadi gelin, sizler de bu zinciri kırın. Bakınız. Bize çok dua edeceksiniz. Bugün tansiyonumuzu ölçtürdük; 13-7. İnanılmaz bir şey, 30 yaşında iken bile böyle değildi. Şimdi tam bir lüküs hayat yaşıyoruz. Lüküs hayat. Lüküs hayat. Bak keyfine yan gel de yat. Habersiz hayat. Ohhh ne rahat. Haydi gelin. Siz de katılın bize.

                                  GÜLMECE

İki softa, “Ramazanda bedava yiyip içeriz” diye bir Bektaşi köyüne misafir olmuşlar. Hoşbeşten sonra, içlerinden biri tuvalete gitmiş. Bektaşi, bu softaları kontrol etmek için odada kalana sormuş:

– Senin arkadaşın nasıl bir adam? Bilgisi var mı, yok mu?
O da kendini üstün göstermek için, şöyle cevap vermiş: – Bırak şunu, eşeğin tekidir! Biraz sonra öteki softaya da aynı soruyu sormuş:

– Senin arkadaşın nasıl bir adam? Bilgisi var mı, yok mu?
Bu softa da öteki gibi cevap vermiş: – Bırak şunu, öküzden farkı yoktur! Akşam olunca iftar sofrası kurulmuş. Tepsinin üzerinde arpa ile samandan başka bir şey göremeyen softalar hayretle sormuşlar:

– Bunlar ne erenler? Bektaşi gülerek cevap vermiş:
– Biriniz eşek, ötekiniz öküz; sizin için bunlardan daha iyi azık olur mu?**** Gurbette çalışan iki Karadenizliden biri, yıllık izne çıkıp, memlekete gitmiş; yirmi gün tatil yaptıktan sonra geri dönmüş ve hemşerisine memleketten haberler veriyormuş: – Memlekette kar yağdı, kurtlar çakallar köye kadar indi. Bunun üzerine arkadaşı sormuş: – Bir zarar verdiler mi? – Sizin çilli horozu çakal kaptı.

– Peki, Karabaş nerede imiş? – Eşek Karabaşa tekme atarak öldürmüş.
– Eşek değirmende değil miydi? – Değirmenden babanın tabutunu getirmişti. – Uyyy, babam öldü mü? – Öldü ya, ananın ölümüne dayanamadı da!.. – Ah anam ah!.. O da mı öldü? – Eviniz yanarken kurtaramadık. – Uyyy, desene ocağım söndü!.. Sağlıcakla kalınız.

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER

Tüm Hakları Saklıdır. | Renowtech