Öyle adı gibi garanti de değil. Bu bilinsin. Resmen milleti aldatıp, soyuyorlar. Ne yazık ki hükümet, bu soygunla başa çıkamıyor. Bilindiği üzere, devlet sicil affı çıkardı. Amma velâkin bankaların taktığı yok. Kart ücreti alınmayacak kararı çıktı, başka bir ad buldular. Gelelim Garanti Bankası ile olan problemimize. Üç yıl kullanmadığımız karta, 75 lira kart ücreti, pardon üyelik ücreti çıkardılar. Biz de, kartı iptal ettirdik. Tabii ki o ücreti ödedikten sonra. Kartımız iptal edildikten sonra, defalarca aranıp, kartı kullanıma açalım dediler. Başlarda kabul etmedik. Sonra nasıl olsa kart ücretini ödedik. Bari kartı kullanıma açalım.
Acil durumlarda kullanalım dedik. Kart açıldı. İlk ay ekstresinde minimum ödeme yok. Herhalde yanlışlık oldu dedik. İkinci ay da yine aynı gelince isyan ettik. Borcun tamamı ödenecekmiş. Yuh yani, Alo garantinin 4440333 no’lu telefonunu aradık. Evlere şenlik. Teyp konuşuyor. Ne yapmak istiyorsunuz? Ebenizin harekesini. Bir türlü müşteri temsilcisine bağlanamıyorsunuz. Garanti bankası Merkez şubesine gittik. Oradaki görevli sağ olsun, telefonla müşteri temsilcisine bizi bağladı. Telefondaki elemana,”Kartımı kullanıma açmam için defalarca aradınız. Ancak, bana harcamanın tamamını ödeyeceğimi, minimum ödeme olmayacağın söylemediniz. Yani bizi aldattınız. Kandırdınız. Bu görüşmeler kayıtlarda var. En üstünüz kim ona bağlayın”.Bağladılar. O elemanda laf anlamıyor. Olmaz da olmaz. Tüketici Derneğini aradık. Durumu anlattık.”Hayatımızda ve işimizde ilk defa böyle bir durum ile karşılaşıyoruz. Onlara bir dilekçe verin. Cevabını bize getirin. Hakem heyetinde görüşelim” dediler.
SÖZDE ÖZEL BANKA
Garanti Bankası Genel Müdürlüğüne mail attık.Sonra da,elimizdeki dilekçeyi,Garanti Bankası Merkez Şubesine götürdük.”Biz bu Dilekçeyi alamayız” dediler.Niçin diye sorduk?Efendim siz, Barbaros şubesine bağlısınız.Hanım,hanım.Daha o dediğiniz şube açılmadan,o kartı biz buradan almıştık.”Efendim,Barbaros’ta oturduğunuz için sizi o şubeye aktarmışlar”.Hoppala.Bir hata daha.Yahu bizim şubemizi değiştiriyorsunuz.Bizim haberimiz yok.Neyse.En üstünüz kim ?Diye sorduk.”Müdür burada değil.Bülent bey “var diyerek, üst kata yönlendirdiler.Bülent Bey somurtkan.Burnundan kıl aldırmıyor.Ziganaları,And dağlarını,hatta Pireneleri ben yarattım havasında… Tipik devlet memuru. Ama banka özel. O da aynı şeyleri anlattı. Ama bir kıyak yaptı. Dilekçemize alıp, ilgili şubeye faks etti.Hikaye budur.Yani bu durum,bu uygulama Deli Dumrul’un 21.yüzyıl versiyonu.Siz,siz olun bu bankanın önünden bile geçmeyin. Biz de durumu Tüketici Hakem Heyetine götüreceğiz. Olmazsa dava edeceğiz. Yok öyle üç kuruşa on köfte. Tüketici heyetinden bir sonuç çıkmaz ise, konuyu Adli yargıya intikal ettireceğiz. Çünkü ilk defa bizim üzerimizde uygulanan bir durum. Bari iptal ettirelim de, emsal olsun.
Bu gün yerimiz kalmadı. Fıkra yazamayacağız.Ancak,Bülent Bey’in bize yaptığı kıyak gibi,küçük bir kıyak da,biz sizlere yapalım… Temel Avustralya’da devekuşu avlamaya çıkmış. Dolaşırken on beş yirmi civarında devekuşu gören Temel, hemen arabayı durdurup, silahını doğrultmuş. Devekuşları silahı görünce, ürkerek kafalarını kuma gömmüşler. Temel sağa bakmış, sola bakmış ve kendi kendine sormuş:
– Ula, nereye gitti da bu hayvanlar? Sağlıcakla kalınız.