Fark Edilmeyen “Farkındalık Korosu”
Üyeleri engellilerden oluşan müzik korosu, 12 Mayıs’ta gerçekleştirilmesi planlanan konserleri için çalışmalarını sürdürüyor.
Türkiye’nin tek profesyonel engelli korosu unvanını barındıran koro başlangıçta 20 kişi civarındayken şu anda yaklaşık 45 kişiden oluşuyor. Koroda her engel grubundan ve yaştan engelli bireyler var. Koronun şefi İftihar Vanlı ise aynı zamanda Çanakkale Belediyesi Türk halk Müziği korosunu da çalıştırdığını belirterek engellilerden oluşan koronun hiçbir farkı olmadığını ifade ediyor. Vanlı’ya göre koroda %90 oranında başarı yakalanmış durumda… Koro engellilerin oyalandıkları bir aktiveden çok daha fazlası haline gelmiş durumda. Profesyonelce çalışmalarını sürdüren koro ekibi ve şefi durumdan gayet memnun. Sohbet ederek sürdürülen çalışmalardan herkes mutlu ayrılıyor. Aynı zamanda koronun kurucularından olan koro şefi İftihar Vanlı; “Engellileri sosyalleştirmek, evden kurtarmak için başlayan çalışmalarımızda daha sonradan profesyonel müzikalite kalitesini yakalayabildiğimizi düşünüyorum. Engelliler Günü, Engelliler Haftası gibi özel zamanlarda konserler veriyoruz. Bu günlerin dışında teklifler alıyoruz. İl dışında Bursa’da da konser verdik. TRT repertuarını seslendiriyoruz. Seslendirmesi zor olan özel türküleri bile çalışarak sahneleyebiliyoruz. Her engelli grubundan arkadaşlarımız var ekipte. Çok özel bir renk oluşturmuş durumdayız. Amatör bir koro olmamıza rağmen sunumlarımız profesyonelce. Kıyafetlerimizle, selamımızla, her şeyimizle ciddi biçimde yürüyor. Koromuz bir yönetime sahip. Bu da başarıyı yakalamamızda önemli bir etken.”
EN BÜYÜK YANLIŞ: ENGELLERİ HATIRLATMAK
Vanlı; Engelliler Meclis Başkanı Remzi Bolaman’ın da destekleriyle devam eden koro çalışmalarına korkarak başladığını ifade ediyor. Devam eden çalışmalarla ise ekibin de ciddiyetini gördükçe sevindiğini ve daha başarılı olduklarını dile getiren Vanlı başarısını sırrını şöyle açıklıyor;
“Başarısız olmaktan korkarak başladığım çalışmalarda profesyonel kaliteyi yakaladık. İnsanlar engellilere asla acıyarak bakmamalı. Onlara engellerini hatırlatmak ise en büyük yanlış. Ben de bunları bilerek davrandığım için başarıyı yakaladığıma inanıyorum. Onlara özel değil normal davranıyorum. Çalışmalarımızın normal bir korodan farkı yok. Diğer insanların davranışları da böyle olmalı. Ekip üyeleri arasında da benim gibi başta çekingen olan sonradan ise girişkenleşenler var. Aynı zamanda solo performanslara da yer verdiğimiz çalışmalar onlara özgüven aşılıyor.”
Vanlı; üniversitelerde topluluklar kurulması gerektiğini ve geniş kitlelere hitap eden insanların bu konuyu sahiplenmesi gerektiğini yalnızca özel günlerde değil her an duyarlı olmamız gerektiğini vurgulayarak sözlerini bitirdi.
Yıldız Sağlam